Üç Gün ya da Daha Kısa Süre İçinde Hayatınızı Güzelleştirmek İster miydiniz?

HERKES ANLAŞILMAK İSTER. Hayatınızdaki insanların sizi anladığını bilmek kişiliğinizin, geçici arzularınızın ötesinde bir varlık olduğunuzun onaylanmasıdır. Anlaşılmak ve kabul görmek gerçekten yaşadığınızın tek kanıtıdır.

Ne yazık ki çoğu kez karşımızdakiler kendi şartlanmaları yüzünden bizi tam olarak anlamayı başaramazlar. Aynı şey bizim için de geçerli olduğu için bazen en çok korumak ve yardımcı olmak istediğimiz kişilere zarar verebiliriz.

Bir diğer sorun da kendiniz olmanızın bile çoğu zaman bir tehdit olarak algılanmasıdır. Güç odakları sizin kendinizi “kalabalığın bir parçası” olarak görmenizi tercih eder, çünkü ancak o şekilde sizi kolaylıkla kullanabilir ve sizden faydalanabilirler.

1929’dan önce kadınların yalnızca %3’ü sigara içiyordu ve 1939’a kadar elmas hayat boyu saklanacak değerli bir taş sayılmıyordu. Bu algıları yaratmak için pazarlamacıların kullandığı yöntemler halkı bir adaya oy vermeye ikna etmek için kullanılan propaganda yöntemleriyle aynıdır.

En yeni tekniklerle beyin hareketlerini görüntüleyerek yapılan deneylerde, beynimizin 40.000 yıl önceki atalarımızdan devir olan ilkel kısımlarının pahalı marka ürünler karşısında etkilendiğini görüyoruz!

Bu tip manipülasyonlar ancak varlık duygunuzu yitirdiğiniz zaman mümkün olabilir. Çaresi ise gerçek doğanızı yeniden keşfetmek ve ona tutunmaktır!

GERÇEKTE KİM OLDUĞUNUZU KEŞFEDİN

Siz, özgür bir ruhsunuz, büyük bir kayanın üstünde, etle kaplı bir iskeletten ibaret bir araçla uzaydan geçmektesiniz. Muhteşem, değil mi?

Ama belki asıl doğanızı anlamak ve ifade etmek size imkansız geliyor olabilir. Bunun nedeni mesajınızı karşı tarafa iletebilmek için ilk önce kendinizi tanımanızın, sonra da başkaları tarafından kabul görmenizin gerekmesidir.

Anne babanızın yüzünde gördüğünüz bir ifadeyle sizi tam olarak anladıklarını hissedip bir rahatlama yaşadığınız hiç oldu mu? Peki yakın zamanda oldu mu?

Çoğumuz için yukarıdaki her iki sorunun da cevabı büyük olasılıkla “hayır” olacaktır. Anne babamız bizi anlayıp kabullendiyse bile muhtemelen kayıtsız şartsız kabullenmemişlerdir. Belki onlar gibi olmamızı ya da bir şekilde onların hayallerini gerçekleştirmemizi bekliyor olabilirler. Onları hayal kırıklığına uğrattığımızda da, bizi görmezden gelirler.

Bu durum karşısında özdeşleşebileceğimiz başka gruplar aramaya yöneliriz ama bu gruplar da pazarlamacılarla toplum mühendislerinin etkisi altındadırlar.

Kimi ailelerde anne babalar otuzunu geçmiş çocuklarını bile etkileyip şekillendirme çabalarını sürdürürler.

Bunun sonucunda hayat hem çocuklar hem de anne babaları için sürekli bir mücadele haline gelir. Kendileri olma duygusunu kalıcı olarak kaybederler.

Böyle mücadeleler fiziksel veya ruhsal hastalıklara bile yol açabilirler.

Çoğu kişi böyle yaşamaktadır, siz de onlardan biri olabilirsiniz ama bu sizin suçunuz değil. Kasti olarak yapılmış sosyal manipülasyonların etkisi altında yaşayan çoğu kişiye de sorarsanız size “Hayat böyle,” der, böyle yaşamanın normal olduğunu söylerler.

Ama böyle yaşamaya mecbur musunuz?

KENDİNİ BULMA İLMİ

Yunus Emre bir şiirinde şöyle der:

İlim ilim bilmektir.

İlim kendin bilmektir.

Sen kendini bilmezsin

Bu nice okumaktır?”

Ama Yunus Emre’nin zamanında kitle iletişim araçları bu kadar yaygın değildi ve insanlar daha basit hayatlar sürdürüyor, doğayla daha yakın ilişki içinde yaşıyorlardı.

Bugün hayatınızın sorumluluğunu tam olarak ele almak için ne yapabilirsiniz?

Yapabileceğiniz en kötü seçim hiçbir şey yapmamaktır, çünkü hayatınızın sonunda içiniz pişmanlıklarla dolu olacaktır. Bir gün mutlaka zihniniz açılacak ve farkına varacaksınız ama iş işten geçmiş olacak!

Yunus’un zamanında olduğu gibi bugün de, hayatın dokusunu ve kendi içinizden kaynaklanışını derinlemesine incelemekten başka bir çözüm yoktur.

Kendi doğal yaratıcılığınızı fark ettiğiniz zaman başkalarının yaratıcılığını da görebilirsiniz, ayrıca karşınızdakinin size ne zaman yalan söylediğini ya da ne zaman sizi kullanmaya çalıştığını da anlayabilirsiniz.

ÖĞRENECEĞİNİZ 6 HARİKA BECERİ

Bu üç günde öğrenecekleriniz sizi şaşırtacak. Çalışma sırasında kendinizi ve başkalarını deneyimleme şekliniz değişmemiş gibi gelebilir, oysa bir püf noktası var. Bu püf noktasını öğrendiğinizde pek çok avantajın keyfine varacaksınız.  Bu avantajlardan bazıları şöyle sıralanabilir:

  • Başkalarıyla birlikteyken kendinizi daha rahat hissedeceksiniz.
  • Yalnız başınızayken kendinizi daha mutlu hissedeceksiniz.
  • Başkalarının tuzağına düşme ya da manipülasyonlara kapılma ihtimaliniz azalacak.
  • Size baskı yapıldığında sakin bir şekilde tepkinizi gösterme ve daha iyi çözümler bulabilme beceriniz artacak.
  • Daha yaratıcı olacaksınız ama bu hafta sonu yeni beceriler edinmek ve öğrenmekle meşgul olduğunuz için kendinizi hemen daha yaratıcı hissetmeyebilirsiniz.
  • Dünyayla başkalarının şartlı desteği olmaksızın ilişki kurabilme yeteneğinizin arttığını göreceksiniz.

Bütün bunlar size bu çalışmadan farklı bir insan olarak döneceğinizi düşündürüyor olabilir. Belki de bir anlamda hipnotize edileceğinizi ya da beyninizin yıkanacağını sanmış olabilirsiniz. Oysa böyle olmayacak.

Gerçekte, bu çalışma kendinizi daha büyük bir açıklık ve dürüstlükle keşfedip ortaya koyabilmenize yardımcı olacak ve başkalarına olan bağımlılığınızı azaltacak.

Bilimsel yöntemlere dayanan bu çalışmanın din ya da inançlarınızla da bir ilgisi yok. Faydalanmak için insan olmanız yeterli.

HERKES YAPABİLİR

Bedensel ya da sanatsal yetenekleri fazla olmayanların bile yapabileceği kolaylıkta bazı basit egzersizlere katılabilir misiniz? Cevabınız evetse bu program size gerçekten faydalı olacaktır, çünkü herkeste yaratıcılık potansiyeli vardır. Yıllarca maruz kaldığınız olumsuz şartlanmalar veya kendi kendinize koyduğunuz sınırlar özünüzü baskı altına almış olsa bile yine de faydalanabilirsiniz.

Kafesindeki çemberde koşup duran bir hamster gibi yaşamayı, bırakmanın zamanı gelmedi mi? Bu üç günde şunları öğreneceksiniz:

  • Çevrenizde bulunan sıradan eşya ve nesneleri kullanarak kendiniz hakkında daha çok şey öğrenmenin yollarını.
  • Basit bir cep telefonu kamerasıyla başkalarının hayatını geliştirmeyi ve güzelleştirmeyi.
  • Basit hareket egzersizleriyle vücudunuzla kopan bağlantınızı yeniden kurmayı.
  • Psikodrama yoluyla aile ve iş ilişkilerinizi inceleyip anlamayı.
  • Güvenli bir ortamda kendinizi tanıyıp kabullenmeyi ve başkaları tarafından kabul görmeyi.

Bu yaratıcı çalışmada yerinizi ayırtmak için ilk adım [email protected] adresine bir e-posta mesajı yollamak. 5 Haziran tarihine kadar çalışmanın ücretinin tamamını yatıranlar %15 indirimden faydalanarak 1200 TL yerine yalnızca 1000 TL ödeyebilirler.

ÇALIŞMAYLA İLGİLİ AYRINTILAR

Üç deneyimli uzmanın yöneteceği çalışma Dalyan, Başar Hotel‘de, 28 Haziran Cumartesi, 29 Haziran Pazar ve 30 Haziran Pazartesi günlerinde gerçekleştirilecektir. Katılımcıların Cumartesi sabahı erken saatte başlayacak çalışmalarda hazır olabilmeleri için 27 Haziran Cuma günü otele giriş yapmaları önerilir. Etkinlik 30 Haziran Pazartesi günü öğleden sonra bitecektir.

Yolculuk için yerinizi mümkün olduğunca erken ayırtınız. Uçakla gelecek olanlar otele gelişlerini ShuttleDirect.com sitesinden ayarlayabilirler. Erken rezervasyon yaptırarak avantajlı fiyatlardan faydalanabilirsiniz.

Çalıştay ücreti aşağıdakileri kapsamaktadır:

  • Başar Hotel’de iki kişilik ya da ikiz odalarda 3 gece konaklama.
  • Tüm yemekler (ana ve ara öğünler dahil).
  • Çalışma etkinlikleri ve materyalleri.

Çalışma tarihlerinden daha önce gelmek ya da daha uzun kalmak isteyen katılımcılar +90 252 284 55 33 nolu telefondan Başar Hotel / Başar Koşargelir’le temasa geçebilirler. Farklı geliş gidiş tarihleri düşünenlerin herhangi bir sıkıntı yaşamamaları için otel rezervasyonlarını mümkün olduğunca erken yapmaları tavsiye edilir.

anlaşılmak başar hotel chi kung daha dalyan fotoğraf gestalt güzel hayat irem bray nefes çalışması nilgün sarı psikodrama tai chi tatil

Başar Hotel

MEMNUNİYET GARANTİSİ

Çalışmadan hem zevk alacağınızdan hem de yararlanacağınızdan o kadar eminiz ki ilk günkü etkinliklere katıldıktan sonra bu deneyimin kendilerine uygun olmadığına karar veren ve ayrılan herkese çalışma ücretini geri veriyoruz. Yalnızca üç günlük otelde konaklama ve yemek ücreti kesilecektir.

Bu olağanüstü uzmanlarla beraber olabilme fırsatını bu fiyata sunabilmemizi oteldeki yerimizi çok erken ayırtmış olmamıza borçluyuz, bu özel fiyatın bir sebebi de bu üç uzmanın ilk kez birlikte çalışacak olması.

Anlaşılmak ve kabul edilmek için bugün harekete geçin, ömür boyu yer etmiş alışkanlıklarınızı değiştirmek için geç kalmayın.

Bu fırsatı değerlendirmek için ilk adım [email protected] adresine bir e-posta mesajı yollamak. 5 Haziran tarihine kadar çalışmanın ücretinin tamamını yatıranlar %15 indirimden faydalanarak 1200 TL yerine yalnızca 1000 TL ödeyebilirler.

Özgeçmişler:

İrem Bray online aile terapisinin öncülerindendir, Türkiye’deki kas hastalıkları topluluğu için Online Psikolojik Destek Grubu’nun kurucusudur ve Chi Fusion eğitmenidir. Mezun olduğu Boağziçi ve Londra Üniversiteleri’nden güçlü bir  bilimsel temele sahiptir.  Farklı Savaş Sanatları dallarında aldığı eğitimlerle birlikte beden, ruh ve zihin çalışmalarını kendine has bir şekilde birleştirmiştir.

İrem birçok düzeyde iyileştirici hareketler öğrenmenizi sağlarken bedeninizi ve nefesinizi deneyimleme biçiminizi kalıcı bir biçimde değiştirecek.

Nilgün Sarı psikolojik danışman, psikodramatist ve sanat terapistidir, hangi yaşta olursa olsun insanın ruhsal dünyası ile yakından  ilgilenir.  Müdahalelerinin uzman bir derinlikte olmasını kolaylaştıran psikodinamik yönelimi ile, okulllarda ki uzun senelere yayılan deneyimi, öğrenme ve değişim konusunda çok özel bir içgörüye sahip olmasını sağlamıştır.  Çocuklarla ve yetişkinlerle gerçekleştirdiği, yaşamda iz bırakan grup çalışmalarıyla tanınır; insanların yalnız olmadıklarını görmeleri ve varoluşları ile birbirlerini desteklemelerini mucizevi olarak değerlendirir.

Nilgün sizi hikayelerle, masallarla ve rollerle kendinizi keşfedeceğiniz bir yolculuğa çıkaracak.

Yazar, fotoğrafçı ve sistemik psikoterapist Stephen Bray İngiltere’de Manchester Gestalt Centre’ın kurucu üyelerindendir. Halen farkındalık ile fotoğraf sanatı arasındaki ilişkiyi incelemek ve bu konuda kitaplar yazmakla uğraşmaktadır. Daha önce Londra, Maudsley Hastanesi Psikoterapi Bölümü Onursal Klinik Üyesi; İstanbul, İçgörü Psikoterapi Merkezi Klinik Tedavi Uzmanı; ve ÇARE-DER Çocuk Akıl Sağlığı ve Rehberliği Derneği’nde Aile Terapisi Klinik Eğitim Uzmanı olarak görev yapmıştır. Kitapları arasında “Fotoğraf Sanatı ve Psikanaliz: İmge Oluşturmada Duygusal Telkinin Evrimi” ve “Fotoğraf Sanatı ve Zen: Fotoğraf Yoluyla Gerçek Doğanızın Keşfi” yer almaktadır.

Stephen Gestalt psikolojisi ve fotoğrafçılığın bir kombinasyonunu kullanarak kendinizi anlamak ve iletişim kurmak için çeşitli yollar keşfetmenize rehberlik edecek.

anlaşılmak başar hotel chi kung daha dalyan fotoğraf gestalt güzel hayat irem bray nefes çalışması nilgün sarı psikodrama tai chi tatil

Başar Hotel

İrem Bray

İrem Bray, Boğaziçi Psikoloji ve Londra Üniversitesi Psikiyatri Enstitüsü mezunu uzman bir psikolog ve deneyimli bir Aile Terapistidir. Hayatı, dünyaya vereceği armağanlarını keşfetme ve paylaşma yolculuğu olarak görür. Bireyden yola çıkarak toplumu halka halka dönüştüren projeler geliştirir. Ekibi ile birlikte son teknolojileri kullanarak aile terapistleri yetiştirir, dünyanın her yerinde yaşayan kişilerle, özellikle Türk ve Türklerle ilişkide olanlarla görüşerek birey, çift, aile, şirket gibi sistemleri iyileştirmek, geliştirmek üzere çalışmalar yapar. İrem Bray ve ekibine [email protected] adresinden veya 0090 538 912 33 36 ve 0044 738 7763244 telefon numaralarından hemen ulaşabilirsiniz.

Bunlar da hoşunuza gidebilir...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir