Mutlu Evlilik – Geniş Aileyi İdare Etmenin 5 Yolu

Evliliğinizde, eşinizle birbirinizin aileleri ile ilgili sorunlar nedeniyle hayal ettiğiniz mutluluğu ve huzuru yaşayamıyorsanız yalnız değilsiniz.

Yeni evlilerin kendi anne-babaları veya eşlerininkiler ile sorunlar yaşadıkları çok olur. Bazen, kardeşler de siz istemeden öğüt vererek ya da görüş bildirerek aile dedikodularına katkıda bulunup sorunu büyütebilirler. İlerleyen yıllarda, çift çocuk sahibi olunca ailelerle yaşanan sorunlar yeniden baş gösterebilir, hatta daha önce hiç sorun yaşanmamışken ilk defa ortaya çıkabilir.

Birbirinizin aileleriyle ve kendi ailenizle hem sizin, hem de eşinizin kabul edebileceği ve her ikinizi de memnun edecek bir şekilde ilişki kurabilmeniz, mutlu ve sağlıklı bir evliliğin önkoşuludur. Bunu başaramadığınızda eşiniz veya siz cinsel sorunlar, depresyon, fobiler, panik atak gibi zorluklar yaşayabilirsiniz.  Böyle durumlarda daha fazla zaman kaybetmeden uzmanlığına güvendiğiniz bir aile danışmanına başvurmanızı öneririm.

Bu yazımda, işler sarpa sarmadan, aranızdaki uyumu ve sağlığınızı kaybetmeden, ailenizden gelen müdahalelere karşı kendinizi, eşinizi ve evliliğinizi korumayı ve mutluluğunuzun kontrolünü elinizde tutmayı nasıl başarabileceğinizi anlatıyorum.

Evlilikte İlk Yıllar

Evliliğin ilk yılı çoğu kez zordur. Bunun nedeni, evli bir çift olarak kimliğinizin henüz yeni olmasıdır. Her ikinizin de kendi ailelerinizin birer üyesi olmaktan ve bunun getirdiği beklentilerden, kendi aile değerlerinizi oluşturabilecek bir çift olarak kabul edilmeye doğru bir geçişi gerçekleştirmeniz gerekir.

İşte bu konu ile ilgili önerilerim:

Kimin Değerleri?

1) Bir çift olarak kendi aile değerlerinizi belirleyin ve ailelerinizle iletişim kurduğunuzda bu değerlere sadık kalın. Anne-babanız, kardeşleriniz, kuzen, dayı, hala ve diğer akrabalarınız sizin eşinizle geliştirmeniz gereken değerlerden çok onların değerlerini benimsemenizi isteyeceklerdir.

Dikkat! Ailelerinizin neye uymanızı beklediğine değil, eşinizle ikinizin bir çift olarak ne yapmak istediğinize odaklanın. Unutmayın, genç bir çift olarak gelecek sizsiniz.  Hayatta daha tecrübeli olan insanları dinlemek faydalı olabilirse de, yalnızca kendi evliliklerinde mutlu ve başarılı olanların tavsiyelerine uymanız sizin yararınıza olur.

Kol Kırılır Yen İçinde Kalır

2) Güçlüklerinizi aranızda çözün. Çoğu kez, akraba ve arkadaşlar gibi iyi niyetli üçüncü şahıslar durumu daha da kötüleştirir. Bunun nedeni sizin belli bir şekilde davranmanızın ya da olmanızın çift olarak size iyi gelmese bile, o kişilerin kısa vadede kendilerini daha iyi hissetmelerine neden olmasıdır. Eğer sorununuzu çözemiyorsanız, diğer aile bireylerini işin içine sokmaktansa evlilik terapisine yatırım yapın. Bu yolu seçerseniz; hayatınızdaki geri dönüşü en yüksek yatırım olacağını görüp şaşıracaksınız.

Sizin ya da eşinizin ailesi bir defa eşinize karşı bir tutum benimsedi mi evliliğiniz büyük tehlike altında demektir. Kardeşler de meseleyi kolayca karmaşıklaştırabilirler. Yaşadığınız zorlukları, sizin ilişkinizin ayrıntılarını, paylaşmak istemediğiniz arkadaşlarınıza ya da diğer aile bireylerine anlatabilirler. Ayrıca, bir kardeşinize eşinizden yakındığınız ve ardından eşinizle aranız düzeldiği zaman, kardeşiniz eşinize karşı kızgın ve mesafeli kalabilir, hatta sizi aptallıkla suçlayabilir.

Eyvah! Eşimin Ailesine Gidiyoruz

3) Aile ziyaretlerinin sıklığına birlikte karar verin. Ailelerinizin sizi kendi çocukları olarak görmekten evli bir birey olarak kabul etmeye geçmeleri zor olabilir. Birçok aile, aileye dışarıdan katılanlara güvenmekte güçlük çeker. Bu sizin aileniz için de geçerliyse, eşinize karşı sevecen tutumunuz ve bağlılığınız hem eşinizin ailenize tepkisel olmamasına yardım eder hem de ailenizin eşinize daha çabuk uyum sağlamasına yardımcı olabilir.

ailede güven,eşe sadakat,aile büyükleriyle sorunlar, evlilikAileniz eşinizi kabullenmekte zorlanıyorsa doğru tutumu takınmanız evliliğinizin geleceği için yaşamsaldır.  Arada kalmayıp, eşinizi ön planda tutmalısınız.

Gerilimler yaşandığında ailenizle eşiniz arasında köprü görevi yapmaya çalışmayın, onları birbirlerine sevdirme çabanız sizi zor durumda bırakabilir.  Herkes herkesi sevmek zorunda değildir; ama size değer verdikleri için sizin için önemli kişilere de belli bir saygı mesafesinde durmak durumunda olduklarını da ilgili kişilere hissettirebilmeniz hayatınızı kolaylaştıracaktır.

Siz kabul edilmekte zorlanan eş iseniz ne yaparsanız yapın eşinizin ailesini boykot etmeyin.  Söylenenleri ve yapılanları kişiselleştirmeden, olanlara eşinizle birlikte anlam vermeye çalışın. Hiçbir şeyin eşinizle mutluluğunuzun önüne engel olarak çıkmasına izin vermeme kararlılığı ile ilişkinizin yolunda giden yönlerini hep aklınızda tutun.

Çözüm İletişim

4) Aile bireylerinizle ilgili tüm kaygılarınızı birbirinizle paylaşın ve sorun çıkaran aile bireyleriyle ikiniz ağız birliği ederek konuşun. Yanınızda eşinizle ilgili olumsuz duygu ve düşüncelerin ifade edilmesine izin vermeyin.

Ailenizde karşılarındaki kişileri ezme eğiliminde olanlar varsa, durdurmak için hem birey, hem de çift olarak gücünüzü göstermeniz gerekebilir. İyi ve nazik olabilmek için saygınızı yitirmeden katı olmanız gereken zamanlar olabilir.  Böyle durumlarda aranızı açmak için yapılan her tülü müdahaleye karşı güçlü olmalısınız.  Gene bu süreçte bir evlilik danışmanının yardımını almanızın hayatınızı kolaylaştırabileceğini, sizin birbirinize olan yakınlığınızı arttırabileceğini söylemeliyim.

Aile Ekonomisi

5) Ekonominizi ailenizden bağımsız kılmak için elinizden geleni yapın. Birçok aile, bireyleri üzerinde sağlıksız bir şekilde kontrol kurmak için parayı kullanır.  Paranın bedeli çok yüksekse, alçakgönüllü bir hayat yaşamak daha iyidir. Nereye tatile gideceğinize, çocuklarınızı nasıl yetiştireceğinize, hangi okula göndereceğinize siz karar veremiyorsanız bu paranın bedeli ağır demektir.

Aile şirketleri bireylerinin bağlılığı ve katkılarıyla büyük parasal başarılara imza atabilirler; bununla beraber size ve eşinize uymayacak fedakârlıklarda bulunmak zorunda kalmamak için gereken düzenlemeleri önceden yapmanızı öneririm.

Sadakat

Aynı anda hem birbirinize, hem de aile ve arkadaşlarınıza sadık olamazsınız. Aileniz bazen isteyerek bazen istemeden ilişkinizi sabote ederken eşinizin sizin için en önemli kişi olduğunu hissetmesini sağladığınızdan emin olun.  Ömrünüzün sonuna ve onun da ötesine kadar sürecek mutlu bir evliliğin anahtarı, eşinize olan bağlılığınızı öncelik sıralamanızda diğerlerinin üzerine koymaktır.

Aşağıdaki yorum bölümüne düşüncelerinizi, deneyimlerinizi, soru ve geri bildirimlerinizi yazın. Hepsini mutlaka okuyorum ve geri dönüyorum.

İrem Bray

İrem Bray, Boğaziçi Psikoloji ve Londra Üniversitesi Psikiyatri Enstitüsü mezunu uzman bir psikolog ve deneyimli bir Aile Terapistidir. Hayatı, dünyaya vereceği armağanlarını keşfetme ve paylaşma yolculuğu olarak görür. Bireyden yola çıkarak toplumu halka halka dönüştüren projeler geliştirir. Ekibi ile birlikte son teknolojileri kullanarak aile terapistleri yetiştirir, dünyanın her yerinde yaşayan kişilerle, özellikle Türk ve Türklerle ilişkide olanlarla görüşerek birey, çift, aile, şirket gibi sistemleri iyileştirmek, geliştirmek üzere çalışmalar yapar. İrem Bray ve ekibine [email protected] adresinden veya 0090 538 912 33 36 ve 0044 738 7763244 telefon numaralarından hemen ulaşabilirsiniz.

Bunlar da hoşunuza gidebilir...

101 Cevaplar

  1. Belkıs dedi ki:

    Merhaba İrem Hanım öncelikle yazınızı çok beğendim, bir nebzede olsa beni aydınlattı.Ben şuan nişanlıyım bir kaç ay sonra evleneceğim. Fakat eşimin ailesi ile sorun yaşamaktayım……Benim isteğim birbirimizin özeline girmeden sağlıklı ilişkiler kurmak bunu nasıl yapabilirim.Yorumunuz için şimdiden teşekkür ederim.

  2. İrem Bray dedi ki:

    Geribildiriminiz için çok teşekkür ederim. Sizin sağlıklı ilişki tanımınızla eşinizin ailesinin sağlıklı ilişki tanımı aynı değil gibi görünüyor. Bu durumda sakin ve net bir biçimde istek ve ihtiyaçlarınızı ortaya koyarak sınırlarınızı koruyabilirsiniz. Bunu ne kadar sevgiyle ve yargısızca yapabilirseniz tepkilerinin de bir o kadar yumuşak olmasını bekleriz. Ancak her halikarda tepki olacaktır. Çatışmalar doğru ele alındığında ilişkilerde samimiyeti arttırır.https://irembray.com/danismanlik/catisma-bize-neler-ogretir/

    Eşinizin tutumu ise bu süreci kolaylaştırabilir de zorlaştırabilir de. Önemli olan istediğiniz mesafeyi kuramadığınızda ya da tepki aldığınızda durumu kişiselleştirmemeniz ve aileyi ilişkinizin arasına sokmamayı başarmanızdır. Daha detaylı bir ön görüşme için e-postanıza çalışma biçimimle ilgili bilgileri gönderdim. Sevgilerimle

  3. Nurgül dedi ki:

    Güzel bir konuya değinmişsiniz. İzah ve yol çiziminiz ayarında ve makbul. Zaten eşler arasında odak nokta ”biz artık aile olduk” kavramı oturmayınca dışarıdan herkes aile içindeymis gibi davranıp eşlerden biride dışarıdan bir akrabaya evlat veya eş gibi yaklaşıp kararları dışarıdan biriyle alınca sorunlar bitmiyor. Allah birey olmayı başarmış, yuva kurma, kendi ailesini yapma yeteneği ve bilincinde olan insanlara evlenmeyi nasip etsin.

  4. İrem Bray dedi ki:

    Nurgül Hanım desteğiniz için çok teşekkürler. Gerçekten de davul dengi dengine çalar derler. Bireyselleşme ve aile sınırları konusunda birbirine yakın olmak, birbirinden olumlu yönde etkilenebilmek mutlu evliliklerde çok değerli bir özellik.

  5. Yunus dedi ki:

    Merhaba İrem Hanım benim sıkıntım aile içi anlaşmazlık. 3 kardeşiz en küçüğümüz çok agresif yaşı 23, babamla kavgalar mı deseniz anneme bağırmalar herşey var, kotü huyları da yoktur biraz konuşmak istiyoruz, ben sizi sevmiyorum diyor kaçıyor bizden, evde hep tek başına salonda oturuyor. Çalıştığı halde aileye bir katkısı da yok, birikimi de yok.yorumunuz için şimdiden teşekkürler.

  6. İrem Bray dedi ki:

    Sorunuz için teşekkür ederim. Kardeşiniz sanki uzun bir ergenlik dönemi yaşıyor gibi. Büyük çocuklar aile değerlerine daha bağlı olurlar. Bu durum küçük çocukların daha sorgulayıcı ve özgür düşünmesi için bir alan yaratır.
    Aranızdaki yaş farkını bilmiyorum ama bazen kuşaklar arası farklılıklar nedeniyle kendini anlatamıyor ve kabul göremiyor olabilir. Belki cinsel tercihleri nedeniyle de onu kabul edemeyebileceğinizi düşünüyor olabilir.
    Aile içinde, farklı olan kişileri ve değerleri yargılama, dışlama eğilimi varsa gene farklı olduğunu hisseden aile bireyi kendisini bu şekilde dışarıda tutarak reddedilmekten koruyor olabilir.

  7. Şeyma dedi ki:

    Merhaba İrem Hanım. Yazınız çok bilgilendirici ve yararlı teşekkür ederiz. Ben 1.5 yıllık evliyim 7 aylık bir kızımız var, eşim beni çok seviyor ve bende onu… Fakat eşimin ailesinden ötürü sürekli sorunlar yaşıyoruz; bu aralar kızım biraz rahatsız ve eşimin ailesine gidemedik; onlar da bunu sürekli eşime söylediler. Eşim ister istemez dolup taşıp benimle tartışıyor, bu konuda onları uyardım ama devam ediyorlar nasıl davranacağımı bilmiyorum lütfen fikrinizi söyleyin.

  8. İrem Bray dedi ki:

    Sorunuz için teşekkürler. Zor bir durum.
    Sanırım ailesi sizin araya mesafe koymanızdan kaygılanıyor.
    Eşinizi, ailesinin yanına yalnız gitmesi için yönlendirebilirsiniz.
    Daha detaylı yorum yapabilmem için daha fazla bilgiye ihtiyaç var.
    Ücretsiz ön görüşmemden yararlanabilirsiniz.

  9. Gülcan dedi ki:

    Merhaba İrem Hanım; eşimle severek evlendik çoğu konuda anlaşıyoruz ama ilişkide ben daha uyumlu olduğumu düşünüyorum. Eşim ailemi benden çok kıskanıyor ; hep ailemi bana kötülüyor ama kendi ailesinin hiç bir hatasını kabul etmiyor onları ise mükemmel görüyor. Ne yapacağımı bilmiyorum. 11 yıllık evliyim hala aşamadık.

  10. İrem Bray dedi ki:

    Eşiniz sizin ailenizde kendi ailesinde görmek istediği özellikleri gördüğünde bu durum ona çok acı verdiği için bütünlüğünü koruma çabası ile savunma olarak onları kötülüyor olabilir. Bu bilinç dışı bir süreç olduğu için konuşarak çözmeniz zordur. Ancak duygularına hitap ederek, kırılgan olmasına yardımcı olacak yaklaşımlarla değişim mümkün olabilir. Daha detaylı konuşmak isterseniz ücretsiz ön görüşmemden yararlanabilirsiniz.

  11. Gizli dedi ki:

    Merhaba İrem hanım,

    Öncelikle yazınızı çok beğendim, benim sorunumda yazdıklarınızla kesişiyor.

    İrem hanım ben eşimi çok seviyorum ve iyi bir eş ve aile babası olmak için elimden gelenin fazlasını yapmaya hazırım, eşimin psikolojisi oldukça kötü durumda olduğundan dolayı ilk başlarda aileme aramızdaki sorunları hissettirmemeye çalıştım ancak aile ziyaretlerinde eşimin bana sert ve hırçın davranışları ailem tarafından hissedilince bu durumdan dolayı rahatsız oldular ve aralarında benim istemediğim bir yönde konuşma geçti, eşim halen ailesi ve kendisi hakkında ailem tarafından söylenenleri kabullenemediğini bana yakınıp durmakta….

  12. İrem Bray dedi ki:

    Hayatta karşılaştığımız sorunlar sadece o konunun geldiği son nokta ile ilgili değil ilgili herkes için çok çeşitli seviyelerde bizi sınırlarımızla, köşelerimizle karşılaştırır ve daha dengeli bir varoluşa bizi davet eder.

    Burada hem sizin hem eşinizin hem de ailelerinizin öğrenmesi gereken birçok ders olsa da siz kendi derslerinizden sorumlusunuz.

    Sizin sınırlarınızı çizmeniz ve yapamadığınız yerde eşinize ‘ailene destek olma konusunda benim rolüm buraya kadar’ demeniz gerekiyor. Aynı şeyi eşinizin yapması gerekiyor; siz sakince, dışlamadan, suçluluk hissetmeden bunu yapabilirseniz eşiniz de ailesine karşı yapabilir.

    Siz eşinize her haliyle sevgi ve şefkatle yaklaşabilirseniz ailenize karşı oluşan tepkisellik te azalacaktır diye tahmin ediyorum. Eşinize, haklı haksız diye bakmak yerine alkolik bir babanın kızı olmakla ilgili duygularını ve çıkmazlarını ifade edebileceği yakınlıkta durmaya çalışın.

  13. İrem Bray dedi ki:

    Böyle durumlarda ben her zaman anne olarak sizin içinize dönüp kendi bedeninize ve ruhunuza danışmanızı öneriyorum. Yazdıklarınızdan ikinci bir çocuğun sizin için doğru olmadığını hissediyorum. Enerjinizi varolan aileniz içinde kullanmak sanki sizi daha çok mutlu edecek gibi.

  14. kübra polat dedi ki:

    merhabalar; ben evlenip güneydoğudan egeye yerleştim. burada hiç kimsem yok. eşimin ailesi biraz lüksever. bende orta halli bir aileden geldim. sanırım beni kendileri gibi görmediler ve 11 aylık evli olmama rağmen gündüz tek bir insan bile evime gelmedi. gece ise sadece bir defa 2 kuzeni gelmişti. 2 3 defada kardeşi geldi. hayatları sosyal medyada geçen bu insanların bizim düğün gününü tek bir kare yapmayıp,eşimin eski kız arkadaşı ile olan resimlerini de kaldırmıyorlar. insan huzur bulduğu kişiye aşık olur.yalnızlığa mahkum olmak için değil. Ben neden evliyim?

  15. İrem Bray dedi ki:

    Dikkat ederseniz hep ailesiyle ilgili sorunlar sizi rahatsız ediyor. Böyle bir aileye gelin gelmenin size nasıl bir yararı olacağını zaman gösterecektir. Belki bu aşamada eşinizle mutlu olmayı ön plana çıkarmayı düşünebilirsiniz. Sizin, içinizde kendinizi sevilebilir bulmayan taraflarınızı iyileştirmeniz de bu durumun değişmesine katkıda bulunacaktır.

  16. Ayşe Güzel dedi ki:

    Merhaba, 6 yıllık bir ilişkim var ve babam bu ilişkiyi hiç onaylamıyor. Ailesini hiç beğenmedim diyor. Açıkçası bende annesiyle pek anlaşamıyorum. Erkek arkadaşımın ailesiyle pek fazla görüşmek istemiyorum. Sosyo ekonomik ve eğitim farkı var.Şu an doktora yapıyorum ve kişisel gelişimimin, aile ilişkileri yüzünden (vakit ve enerji kaybı) bitmesini istemiyorum. Kültür olarak içiçe yaşayan, geleneksel, herşeyi birlikte yapan, aile ve akrabalık bağları son derece güçlü bu insanların, evliliğimizde kendimize ait dünyamızda ve hayatımızda etkileri ve karışmaları son derece fazla olur diye düşünüyorum. Özellikle kayınvalide ve görümceler bize rahat vermiyorlar. Gezmeye çıksak annesi sürekli telden arıyor. Baba figürü de çok zayıf ve sessiz bir karakter fakat anne çok baskın. Bana tavsiyeniz nedir? Evlendikten sonra ayrı şehirde mi oturmalıyım?Saygılar…

  17. İrem Bray dedi ki:

    Bu önemli sorunuz için çok teşekkürler. Ailemizin davranışlarını seçemeyiz, ancak bu davranışlar karşısında ki tepkilerimizi seçebiliriz. Burada önemli olan eşinizin beklentileri. Eşiniz içinden geldiği aile gibi yaşamak istiyorsa ve bu konuda siz ya da o birbirinize yaklaşmak istemiyorsanız, nerede yaşadığınızdan bağımsız olarak sorun olacaktır.

  18. Büşra dedi ki:

    Merhabalar irem hanım 2 yıllık evliyiz eşim ailesi ile ilgili yasadigim sorunları görmezden gelmemı ve büyüklerimiz deyip saygı göstererek susmamiz gerektiğini düşünüyor sizce doğru mu ? Birde kendi ailelerimiz ile ilgili yasadigimiz sorunları birbirimiz ile paylaşamama düşüncesinde ben ise durum böyle olunca kendimi değersiz hissediyorum ne yapmam gerekiyor teşekkür ederim

  19. gizli gizli dedi ki:

    Aslında ikimiz olunca hiç bir sorun olmayan birlikteliğimizde olay ailemden birileri olunca hele de annem varsa birlikte sofraya oturmaz konuşmaz aynı oda da oturmaz sürt beş karış karşılar.Birşey de demez.insanlara bir merhaba diyebilirsin dediğimde büyüyen konuşmlar…Nasıl davranacağımı ne söyleyeceğimi şaşırdım artık…

  20. İrem Bray dedi ki:

    Büşra Hanım,
    Bu önemli sorunuz için çok teşekkür ederim. Ailelerle ilişkiler konusu gerçekten çok kültürel bir konu. Yani sizin ve eşinizin ailelerle ilişkiler konusunda farklı kültürel beklentileriniz var. Çift olmak her zaman kendi kültüründen bir miktar kopmayı ve birlikte yeni ve ortak bir kültür yaratmayı gerektiriyor.Çiftler için bu tür konular, ele alış biçimlerine göre aralarındaki samimiyeti artırmalarını da sağlayabilir onları ayrılığa da götürebilir. Size bu konuyla ilgili bir kaç yazımı önerebilirim: Çatışma Sağlıklı mı? ve Çatışma Bize Neler Öğretir?

  21. Naime dedi ki:

    İrem Hanım ben size bir soru sormak istiyorum, bir baba eğer çocuğuna çok aşırı bağlıysa çok seviyorsa bu neyden kaynaklıdır? Sizce yani çocuğuna aşırı bağlı olmasının sebebi eşine olan bağlılığından mı geliyor? Teşekkür ederim şimdiden.

  22. İrem Bray dedi ki:

    Sorunuz için çok teşekkür ederim. Babalar evrimsel açıdan çocuklarını önemserler, çünkü genlerini devam ettirebilmelerini sağlayan şey çocuklarının hayatta kalması ve sağlıklı olup üreyebilmeleridir. Hatta bu fikirleri içeren uzun bir söyleşi yapmıştık: https://www.youtube.com/watch?v=BysO59s4pCk

    Tabii ki bu durumda erkek için çocuğunun annesi olacak kadın da çok önemli oluyor. Çocuğunu iyi yetiştiren, ona iyi bakım veren eşini de el üstünde tutuyor.

    Yani aslında sorunuzun cevabına tersten yaklaşabiliriz, erkek bağlılık hissettiği kadından çocuk yapmak istiyor, anne olduktan sonra da eşine olan bağlılığı artıyor.

  23. Berk dedi ki:

    Irem hanım merhabalar, eşim ile 1,5 yıldır evliyim ve sürekli aileler tartışma konusu.. kendi ailesi ve biz ankaradayiz öğlen araları haftasonu vakit buldukça ailesi ile görüşüyor ve hertürlü yanlarında olmaya çalışıyor bende bunu anlayışla karşılıyorum ancak benim ailem sehirdisinda yaşıyor ve örneğin bir hafta bize kalmaya geldiklerinde kıskançlık krizimi nedir bilmiyorum eşim ben rahatsız oluyorum diyor suratını asiyor ve hayattan keyif alamıyorum herşeyin tadı kaçıyor… kendi ailesi de biz gelip.sizde kalmıyoruz diyor sizce ne yapmalıyım.. orta yolu nasıl bulabilirim.. istiyorum ki o da bende ailelerimizle rahatca görüşebilelim..

  24. İrem Bray dedi ki:

    Öncelikle bana yazdığınız için teşekkür ederim. Çözüm arayışınızı takdir ve teşvik ediyorum. Eşinizin ailesine yakınlığı sanki onlardan ayrı bir kimlik oluşturmakta zorlandığını dşündürüyor. Aslında çift olarak ayrı bir birlik duygunuzun oluşması için de buna ihtiyacınız var.

    Ailenizin ne sıklıkta ve ne sürelerle geldiğini bilmiyorum ama bu yoğunluğun eşinize fazla geldiğini anlıyorum. Onlar gelince eşinizin mutsuz olması kendi ailesiyle mesafe koyamamasının bir yansıması olarak görülebilir.

    Eşimizle ilgili sorunlar bize kendi süreçlerimizle ilgili bilgi verirler. Siz ailenizle ilişkinizde ne kadar kendiniz olabiliyorsunuz? Onlara bağlı mısınız, bağımlı mı? Belki eşinizin memnuniyetsizliğinin bir kısmı size aittir. Yani ailenizin kalma süreleri size fazla geliyordur ama bunu ifade eden eşiniz oluyordur. Bazen bilinçdışımızda kalan, kabul etmekte zorlandığımız duygu ve düşüncelerimiz, bu şekilde eşimiz üzerinden bizimle iletişime geçerler.

    Bu gerçekliği yaratan içinizdeki parçaları görünür kıldıkça eşinizin tutumu da değişim gösterecektir. Kendinizi anlamaya çalışırken eşinizin ‘hayattan keyif alamıyorum herşeyin tadı kaçıyor’ cümleleriyle ne demek istediğini, aileniz oradayken hangi ihtiyacının karşılanmadığını anlamaya çalışın, size yol gösterecektir.
    Ekip olarak verdiğimiz bütüncül çift terapisi hizmetinden yararlanmak isterseniz ilk tanışma görüşmesi ücretsiz. Zamanını belirlemek için telefonunuzu bekliyorum: 0538 9123336 Sevgilerimle

  25. miray dedi ki:

    irem hanım 3 yıllık evliyim, 10 aylık bir oğlum var. ailemin karşı çıkmalarına rağmen eşimle severek evlendim. aramızda eğitim, kültür, din( ben deistim),(alev ilik- sünlilik), meslek farkı gibi birçok önemli hususta farklılık var. bunlar benim gözüme hiç batmıyordu ama evlendikten sonra eşimin ailesinin beni maddi olarak sömürmesi ( düğünü ve aklınıza gelebilecek herşeyi bana aldırmaları) ve benim tepkisiz kalmam, hayır durun dememem bende tramva yaşattı. lohusayken de bebeğimi görmeye geldiklerinde değersiz tutumları ve kullanılmış kıyafet hediye etmeleri sabrımı taşırmıştı. bende biriken bütün olumsuz düşünceleri haykırdım. evimden kovdum. hakaretler ettim. eşim ailesini savundu. boşanma aşamasından geçtik( arkamda durmadığı için). birçok konuda maddi olarak ( dolandırıcılığa kadar varan hususlar)zarara uğrattılar. benim onlara maddi konuda destek olmam istendi. eşime sen benim statüm ve maaşım için mi evlendin benimle gibi bir soru dahi sordum. şimdi eşimden ayrılmadım birlikteyiz ama asla ailesiyle görüşmüyorum. çocuğumun da yüzünü göstermiyorum. eşim ailesiyle çok haşir neşir idi. 5 kardeşler ve en küçüğü benim eşim. şimdi ailesinden kimseyle yüzyüze görüşmüyor ( 5 aydır). evimde dahi telefonda kök ailesinin bireyleriyle görüşmesine karşıyım ve şartlarımı kabul ederek barıştık. size sorum, bu durum hep devam edebilir mi? ( ailesiyle asla görüşmeyeceğim evime semtime dahi uğrayamazlar şartı). eşimin de görüşmesine tahammül edemiyorum. onlara karşı olan kinim ve nefretim dinmiyor.

  26. Şükran dedi ki:

    Merhaba irem hanım ben 3 yıllık evliyim. Eşimle severek evlendim. Hâlâ da seviyorum birbirimize karşı herzaman iyi olduk mutlu bir evliliğimiz var. Birbirimizin aileleri ile de kişisel olarak bir sorunumuz yok. Ancak gelgelelim ki bizim evlilik arefesinde bir tartışma içine girdiler. Biz buna rağmen herkesi susturp evlendik. Suan hala aileler birbiri ile görüşmüyor ancak bu durum beni huzursuz ediyor. Zaten farklı sehirlerde yaşıyorlar karşılamaları çok nadir olacak bir durum ama böyle anlarda da huzursuzluk çıkmadan zaman geçirilsin istiyorum. Ne yapacagimi nasıl yapacağımı bilmiyorum.ancak bu huzursuzlukta evliligimle ilgili planlar yapmamı engelliyor hayatım hep bir askıda geçiyor. Tavsiyelerinizi bekliyorum şimdiden teşekkürler.

  27. Gizem dedi ki:

    İrem hanım merhaba. 11 aylık evliyim eşimin ailesi bize daha yakın. İlk başlarda neredeyse her hafta sonu gidip kalıyoduk, zorla 3 haftada 1 e çıkarttım onu. Ailesiyle aram çok iyi ama ben kendi ailemle bile bu kadar sık görüşen bi insan olmadığım için zaman zaman sıkılıyorum ve bu ister istemez tavırlarıma yansıyor. Benim aileme de bu süreçte topu topu 2 defa gittik ve birer hafta kaldık. Ben de ister istemez kıyas yapıyorum. Sosyal medyaya bi şey koyacağım zaman bile sormak durumunda kalıyorum bazen, ya da onlara giderken kılık kıyafete dikkat ediyorum ama ben zaten aşırı açık giyinen bi insan da değilim. Dövmem var onu bile bantlıyorum baba görmesin diye ve bu beni olmadığım bi kişiymişim gibi gösterdiği için aşırı rahatsız olmaya başladım. Ailesiyle kültür farklılığımız da var illaki ve ben de bu kadar samimiyet olmaması taraftarıyım, gözüme batmayan şeyler batar oldu tepkilerimi kontrol edemeyeceğimden korkuyorum. Yani kısmi olarak bu şekilde aktarabiliyorum. Şimdiden teşekkür ederim.

  28. Gizem dedi ki:

    Bir de bunun dahilinde edilen kavgalar yüzünden ben daha aşağılayıcı bakmaya başladım anne kuzusu gibi. Ve bu da sevgimden koparmaya başladı sanırım düşünmeye başladım yani gerçekten isteyip istemediğimi

  29. İrem Bray dedi ki:

    Bu tür sizde olumsuz duygular oluşturan deneyimler kendi iç dünyanızda bir hassasiyete işaret ederler. Kendinizi tanımanız için fırsattırlar. Bir yandan da çocuklarınız olduğunda onları nasıl özgür yetiştirebileceğinizle ilgili sonuçlar çıkarmanız iyi olur. Kendilik bilgisine dönüşmediğinde eşinize karşı olumsuz duygulara dönüşür. Onu şartsız koşulsuz kabul edemediğinizi gösterir. Bunlar hayat dersleri, öğrendikçe değişir dönüşürler. Kolaylıklar dilerim.

  30. İrem Bray dedi ki:

    Merhaba,
    Olmadığınız bir kişi gibi görünmeye çalışmak insanı bir süre sonra yorar; siz de yorulmuşsunuz ve bu seçiminizin sorumluluğunu almadığınız için sorumlu gördüğünüz kişilere karşı kızgınlık biriktirmişsiniz. Sorun çıkmasın diye kendinizi saklama seçiminiz yerine size ait olan bu gerçekliğe neden olan ne varsa onu sakince kimseyi suçlamadan arındırmayı seçebilirsiniz. Bunu neden ve nasıl yapabileceğinizle ilgili yazım burada: https://irembray.com/danismanlik/hooponopono-kendini-aritma-yontemi-ile-hayatin-tadini-cikarin/

  31. İrem Bray dedi ki:

    Merhaba,
    Evlilik öncesi yaşadığınız, aileler arasındaki gerilim, izin verirseniz çift olarak kendinize odaklanmanızı kolaylaştırabilir. Aileleriniz bir araya geldiğinde nasıl davranacaklarını kontrol edemezsiniz. Bu beklentiyi bırakmanızı öneririm. Bunu yapabilmek için önerdiğim yazım şu: https://irembray.com/danismanlik/tag/sedona-yontemi-nedir/
    Onlar arasında çıkabilecek huzursuzluklar nedeniyle eşinizle ilişkinizi sorguluyorsanız ailenizden ayrı bir birey olmakla ilgili kaygılarınız olabilir. Gerçekliğimizde olan herşey %100 bizim sorumluluğumuzdur; arındırmak bize düşer. Bunu neden ve nasıl yapabileceğinizle ilgili yazım burada: https://irembray.com/danismanlik/hooponopono-kendini-aritma-yontemi-ile-hayatin-tadini-cikarin/
    Kolaylıklar dilerim.

  32. İrem Bray dedi ki:

    Merhaba,
    Eşinize ve ailesine koyduğunuz ambargoya uysalar bile bunun sizin için gerçek bir değeri olmaz.
    Yaşadığınız olumsuz deneyimler içinizde kin olarak biriktiğinde sizi bir süre sonra hasta eder. Yani en büyük zararı siz kendinize verirsiniz.
    Gandhi şu sözleri söylemiş: “Zayıf insanlar affedemezler. Affetmek güçlülere has bir özelliktir.”
    Gerçekliğimizde olan her şey %100 bizim sorumluluğumuzdur; arındırmak bize düşer.
    Bunu neden ve nasıl yapabileceğinizle ilgili yazım burada: https://irembray.com/danismanlik/hooponopono-kendini-aritma-yontemi-ile-hayatin-tadini-cikarin/
    Kolay gelsin.

  33. Eda dedi ki:

    Merhaba yazınız beni oldukça rahatlattı İrem Hanım. Büyük bir aşkla yola çıktığım adamla eşimle aile hususunda sancılar yaşıyoruz ve bu bizi yıpratıyor. Ben müdahaleci yönetici yönlendirici bireyler olduğunu düşünüyorum eşimin ailesinin. Henüz 1 yılı yeni geçti evlilik süremiz ve tayinden dolayı henüz 8 aydır bir arada aynı evde yaşıyoruz. Ne zaman düşüncelerimi ailesi hususunda bizi olunsuz etkileyen noktaları dile getirsem eşim beni çok kırdı. Sonunda geldiğimiz noktada ben çok şaşkınım saygı ve sevgimizde çok ciddi bir yaralanma olduğunu görüyorum. Eşim bir tercih yapması gerektiğinde herseferinde beni kırmayı ve ailesinin yanında olmayı seçiyor. Bir olma eş olma birlikte hareket etme bilincine sahip olamadığını düşünüyorum. Yanlış yaptığının ve bizi tükettiğininde farkında değil. Çaresiz hissediyorum.

  34. İrem Bray dedi ki:

    Bu gibi durumlar gerçekten çiftleri özellikle dışarıda hisseden eşin çok yıpranmasına neden oluyor. Bu deneyim her ne kadar zorlayıcı olsa da sizin gelişiminiz, tekamülünüz için bir yerlere denk düşüyor. Seçtiğiniz yaşam yolunda kader planınızda bunu keşfetmeye odaklanmanızı öneririm. Olumsuzlukları konuşmanın iyi sonuçlar doğurması için çok özel bir yerden konuşmak gerekir. Bununla ilgili yazılarımı okumak isterseniz bana yazın. Kolaylıklar dilerim.

  35. Gülendam dedi ki:

    Merhaba İrem Hanım. Eşimle 4 aydır evliyiz. Fakat annemlerin yanında bir kaç kere tartıştık ve barıştık. Ailem bizi tartışıyoruz ve mutsuzum zannediyor. Ama ben eşimle mutluyum. Böyle olunca annemle eşimin arasında kalıyorum sürekli. İkisinin de huyuna gitmeye çalışıyorum ama bazen tökezliyorum. Sizce ne yapmam lazım

  36. İrem Bray dedi ki:

    Gülendam Hanım,
    Ailenizin mutluluk kriterleri sizinkilerden farklı olabilir. Onlar için, eşinizle yaptığınız tartışmalar sizin için olduğundan daha önemli ve rahatsız edici olabilir. Hayat sizin hayatınız; onlar sizi mutlu ya da mutsuz görebilir; sizi anlayabilir ya da anlamayabilir. Bir yetişkin olarak ailenize eşinizle mutlu olduğunuza ikna etmek zorunda değilsiniz. Böyle bir fikir ayrılığı aranızda duygusal ve fiziksel mesafeye neden olabilir. Bu da hem birey hem de çift olarak kendi değerlerinizi fark etmek ve bu değerlerle yaşamak konusunda sizi güçlendirebilir.
    Sevgilerimle
    İrem

  37. Lara dedi ki:

    İrem hanım merhaba. 8 aylık evliyim sürekli çok küçük şeylerden tartışma çıkarıp , triplere giriyoruz. Özellikle bunu ben yapıyorum çünkü bazı şeylerden şimdiden çok yoruldum. Temizlik hastalığım var sanırım kıl, tüy, toza karşı. Ayrıca bir de düzen ve evde olduğum için her şeyi yapıyorum yemek temizlik her şey. Bazı seyleri söylüyorum eşime şunu yapar mısın diye. Yapıyor ya da bana söyleniyor. Oğlan kardeşi 1 aydır bizde kalıyor virüsten kaynaklı . Anne babası 55 yaş üstü kronik hastalığı olduğu icin yanlarına gitmiyoruz. Neyse.Erkek işte temizlikleri yok dikkatleri yok bu beni çok rahatsız ediyor. Belli etmemeye çalışıyorum iyi davranıyorum kardeşine ama eşime öyle olamıyorum, kızıyorum içten içten suratım düşüyor . Çok şey var bende mi problem var? Yanlış mı davranıyorum? Bu tarz sıkıntılarım hep var ne yapmam lazım? Daha yeni evliyken bunların olması üzüyor. İçimden hiçbir şey yapmak , ama yine de gülüyorum mutlu olmaya çalışıyorum çok yoruldum fiziken ve beynen . Cevap yazın mutlaka lütfen 🙏🏻

  38. Gizli dedi ki:

    Merhaba ben 2.5 yıllık evliyim ve 18 aylık bebeğim var. Benim annem bebeğimize bakıyordu ve 2.5 aylıkken annem artık memleketine dönmek zorunda olduğunu söyledi bebeğinizi de götürüp orada bakmak istediğini arada gelip bakacağını söyledi bizde bakıcıya güvenemedik sağlıklı olsunda varsın uzak olsun dedik arada bir bizde görmeye gittik fakat son görmeye gittiğimizde bir ay annemin yanında kaldık oda bizi köye dedelerin yanına götürdü orada teyzem ve teyze kızıyla anlaşmazlık çıktı ve biz tartıştık teyzem eşimin yanında bana tokat attı. Eşim bunun üzerine anneme artık senin evine gidelim dedi annem ise ben kimseye evimi açmıyorum diyerek kovdu. Bunun üzerine eşim yine fevri hareket etmemek için gitmedi bir gece daha kaldık buna rağmen duymayacağımızı düşünüp hakkımızda dünyanın lafı söylendi bunun üzerine eşim kalk çocuğumuzu da alıp gidelim dedi. Bizde kardeşimin evine gittik bileti üç gün sonraya bulduk. Kardeşim annemi ısrar edip geldi fakat hala bize teyzemi ve kızının yaptıklarını savundu bize laf saydı. Oğlumuzu bana bırakın siz nereye giderseniz gidin dedi. Biz kabul etmedik sonra o kalkıp evine gitti. Bize gelin bile demedi. Ardından kardeşlerim bebeğiniz hala küçük bakıcıya güvenmeyin kreşte döverler gibi sözler söyleyip bizi kalması için ikna etti biz görüntülü arayıp konuşmaya başladık oğlumuza. Ancak annem eşim yanımda olmadığı heran da bana hala onları savunup bana laf saydırdı. Aradan 13 gün geçti bugün yine aradım eşim kötü olmayın dedi. Annem ise hala onları savundu hala başkaları için laf saydı bizde bebeğimiz artık almak istiyoruz dedik. Tüm kardeşlerim akrabalarım bebeği alıyoruz diye bize tavır aldılar. Olay çok farklı yerlere gitti. Annem sürekli benim emeklerim boş sen orda susacaktın konuşmayacaktın dedi ben 31 yaşındayım teyzemin kızı 18 yaşındaki kızın eşimin yanında bana hakaretler edip üzerime saldırmasına sessiz kalamazdım. Ve bu ilk olan bir şey değil yıllardır annem teyzem ve kızı yüzünden hep beni hor gördü aşağıladı hatta onların yüzünden ne zaman kendimi savunsam onlar için 25 yaşında olmama rağmen annemden dayak yedim. Buda bende her şeye sebep oldu anneme karşı eskisi gibi sevgim kalmadı ona iyi davranamıyorum. Artık bebeğimi alıp ailemle iletişimi kesip kendi çocuğum ve eşimle mutlu bir hayat yaşamak istiyorum. Ama bazen anneme karşı da babam vefat ettiği için vicdan azabı çekiyorum ne de olsa 18 ay bebeğime baktı korudu kolladı. Bundan sonra da bakmasını eşimde istemiyor ve artık eşimde beni ailemle görüştürmek istemiyor çünkü evliliğimiz zarar görüyor. Benim artık nasıl bir tutum sergilemem gerek ne yapmam gerek vicdan azabı çekmek istemiyorum ama onlarla da bir daha konuşmak istemiyorum sizce bu konuda ne yapabilirim

  39. Gizli dedi ki:

    Herkes bana bebeğine bakamazsın sen anne misin senin bu çocuğun üzerinde hakkın yok gibi kendi akrabalarım bana bu cümleleri kuruyorlar halbuki annemin de orada bir hayatı olduğu için bir iki aylığına göndermiştik ancak annem bu süreyi sürekli uzattı sürekli bebeğimizden ayrı kaldık onun sağlığı güvenliği için buna katlandık bu tartışmalar kavgalar olmasaydı bir yıl daha devam ederdi en azından kreşe gittiğinde kendini ifade edebilecek kadar konuşmayı çözmesini bekliyordukbu tartışma ve bize bunları yapması hepsini erkene çekmemize sebep oldu. Ben artık evliyim ve bir bebeğim var kendi ailem var ben ve eşim oraya annemin evine kalmaya gittik ve o bize sürekli teyzemlere dedelere gidip kalmamız söyledi bizde gittik kaldık on beş gün köyde kaldık artık eşim orada bağırmalardan rahatsız oldu ve eve gitmek istediğini bana söyledi bende anneme eşim rahatsız oluyor teyzemle kızı kendi aralarında da sürekli kavga ediyor gidelim dediğimde eşimin yanında olmadığı bir zamanda bana bağırarak kalmaya zorladı sonra bende eşimle tartıştım bana tavır alıp gidelim diyeceğine beni katacağı a kendin söyle dedim oda söyledi ancak annem o anda oralı olmadı gitmedi aradan üç gün geçti benim onlarla büyük kavgam oldu. Annem ise hala orada kalmayı tercih etti ve seyahat kısıtlamaları yüzünden biz o anda çıkıp gidemedik. Bu akşam ise yine annemi aradım ilk başta olumlu konuştum artık düzeltelim aramızı düzeltmek istemiyorsan ona göre bilet alacağız ve bebeğimiz gelip alacağımızı söyledik o ise düzelmeyeceğini söyledi bir daha yüzüme bakmayacağım ve hala bana onları savundu hala beni susturmaya ezmeye çalıştı ne yapmam gerek bilmiyorum çıkış yolu bulamıyorum benim annemle hiçbir zaman iyi konuşulmuyor ve bu saatten sonra da eşim oğlumuzu alalım ilişkini kes diyor yoksa bizim de evliliğimiz zarar görecek aramız bozulacak diyor

  40. İrem Bray dedi ki:

    Merhaba,

    İçinden geçtiğimiz dönem zaten arka planda var olan bazı çözülmemiş çatışmalarınızı daha görünür kılmış.
    Evliliğinizin ilk yılına denk gelmiş olması da eşinizle baş başa kendi ritminizi bulmanıza olanak vermemiş.
    Krizler her zaman birer fırsattırlar. Böyle bir kriz olmasaydı siz bu içsel çatışmalarınızla çok daha geç yaşlarda karşılaşacaktınız.
    Benim önerim kendinizi iyileştirmek için yardım almanız yönünde olacak.

    Sevgilerimle

  41. Gizli dedi ki:

    Merhaba kendimi iyileştirmek için yardım almam gerektiğini söylediniz bende yardım almak istiyorum ancak nasıl bir yardım ne şekilde alacağımı bilmiyorum ben çok yoruldum bu yaşananlar bu zamana kadar yaşadıklarım ruhen çok yoruldum 🙁 bu yukarıda anlattığım konuda en büyük suç sizce bende mi ailem mi haklı ben kendimi savunarak hata mı yaptım oysaki kendimi artık ezdirme istemiyorum bu yüzden de herkesi kırdım mı neden vicdan azabı çekiyorum bilmiyorum 🙁

  42. İrem Bray dedi ki:

    Aileler, aile kültüründen farklılaşan üyelerine gösterdikleri tepkilere göre farklılık gösterirler.
    Eğer ailenizde aidiyet itaat anlamına geliyorsa siz aile kurallarına karşı geldiğiniz için tepki alıyor olabilirsiniz.
    O ailede büyüdüğünüz için de suçluluk duymanız da doğaldır.
    Özerk ilişkisel benliğinizi geliştirmek için sınırlarınızı kendi değerlerinize göre belirlemek en doğal hakkınız.
    Ortaya çıkan çatışmalı durumda sizin ruhsal tekamülünüz için ihtiyaç duyduğunuz bir durum.
    Yani tepki alsanız da kendi değerlerinizin arkasında sağlam durmayı, düşmanlık beslemeden sakin kalmayı öğreniyorsunuz.
    Bu konu ile ilgili yazımı okumanızı veya yazı içindeki videomu izlemenizi öneririm: https://irembray.com/danismanlik/duygusal-aci-ile-ne-yapmali/
    Ayrıca bir ruh sağlığı uzmanı olarak bebeğinizin sizden uzun süreler ayrı kalmasını kesinlikle önermiyorum.
    Sevgilerimle

  43. İrem Bray dedi ki:

    Bebeğinizin bakımı için ailenize güvenmişsiniz ama gerçekte ne kadar güvenilirler?
    Size ve eşinize saygıları var mı?
    Çocuğunuza kendiniz bakım verdiğinizde anne baba sorumluluğunu taşıyabildiğinizi göstermiş olursunuz; çocuğunuz için de ona sizin bakım vermeniz siz ruh sağlığı ciddi bir şekilde bozuk bir ebeveyn değilseniz her zaman daha sağlıklıdır.
    Ailenize küsmek kısa dönemde kendinizi toplamanıza yardımcı olabilir; ancak uzun vadede ilişkilerin dönüşmesini bekleriz.
    Bu dışsal gerçekliğin sizde kendinizle ilgili nasıl bir değişimi davet ettiğini bu yazıdan anlamaya çalışabilirsiniz:
    https://thework.com/wp-content/uploads/2018/02/lb_tur_24sep2013_a4.pdf
    Sevgilerimle

  44. İrem Bray dedi ki:

    Sanırım bir önceki mesajda cevabını vermiş oldum.

  45. Beyza dedi ki:

    Merhaba irem hanım. 3 aylık evliyim. 8 ay nişanlı kaldım ve o zamandan bu zamana eşimin ailesi ile ilgili sıkıntılarım var. Nişanlı olduğumuz dönemde maddi manevi çok sıkıntı çektik fakat birbirimizi çok sevdiğimiz için evlendik herşeyi aşabileceğimizi düşünerek. Ama maalesef öyle olmadı. Eşimin babası herseye müdahale etti, düğünden önce ev aldık ve eşimin babası evin tapusu oğlumun üzerine olacak dedi benimse fikrim adil olmak düşüncesiyle ikimizin üzerine olmasıydı fakat olmadı çok savaşını verdim babasının dediği oldu, kına gecemde silah atılmasın dedim(ki bana göre magandalıktan başka bişey değil) yine dinletemedim kimseye ve ben en mutlu olmam gereken gecede hüngür hüngür ağlayarak herkese rezil oldum o günü asla unutamam, eşim de babası olduğu için sesini çıkarmadı, evlendik babasının sağlık problemleri ortaya çıktı, sürekli peşinden koşmak zorunda kaldık bu süreçte ne kadar öfkeli olsam da elimden geleni yaptım şimdi yine aman o kırılmasın üzülmesin diye eşim ailesi ve benimle birlikte tatil yapmak istiyor fakat ben içim soğumadığı için onları görmek bile istemiyorum. Daha buraya yazamadığım birçok şey yaşadım, eşim herşeyi alttan almam gerektiğini düşündü. Ailesine dur diyemedi, sürekli beni üzdü ağlattı. Oturup birşeyleri konusamıyoruz bile. Köye gitmek istemediğimi ama kendisinin gidip ailesiyle tatil yapabileceğini söyledim ve aldığım cevap ben de geldiğimde birtakım kararlar alacağım o zaman oldu. Bilmiyorum böyle ne kadar ve nasıl gidecek ama kendimi çok çaresiz hissediyorum. Aslında birbirimizi çok seviyoruz ama anlaşamıyoruz benim ne düşündüğümü ne hissettiğimi ne yapmak istediğimi düşünmüyor. Ailesi konusunda bana sürekli baskı yapıyor ve sırf ailesi mutlu olsun diye hareket ediyor. Beni de mutlu etmeye çalışıyor ama ailesiyle olan planlarında, onların birlikte verdiği kararlar çerçevesinde mutlu olmayacağımı görmek istemiyor. 3 aylık evli bir insan neden ailesiyle tatile götürsün ki eşini. Gerçekten çıkmazdayım. Vereceğiniz cevap için şimdiden teşekkür ederim.

  46. Beyza dedi ki:

    Ben ailesini çok sevmek istedim, geniş aileleri oldum olası severim zaten. Ama hiçbişey hayallerimdeki gibi olmadı. Ben istedim ki kızları gibi bilsinler beni ama öyle olmuyormuş. onlar bana istemediğim şeyler yaşatırken benim de onlara hiçbişey yokmuş gibi davranmam mümkün değil. Saygısızlık zaten yapmıyorum kesinlikle ağzımı açıp bişey söylemiyorum bile. Fakat ne zaman bir arada otursak sürekli bana ya da aileme laf sokuşturmak derdinde olan insanlarla neden bir araya geleyim ki, neden onlarla tatil yapayım samimi olmayan hiçbir şey hoşuma gitmezken neden rol yapmak zorunda kalayım onlara karşı. Kendi annem babam bana bunları yapmış olsa onlara bile tavrımı belli ederim ben. Kaldı ki eşimin ailesi yapıyor bunu. Eşim de hiçbişey olmamış gibi davranmamı istiyor,bana aşırı saçma geliyor. Ama ailesi arkamdan bile herşeyi konuşup yüzüme gülebilen insanlar ben bunu yapamıyorum, ortada hazmedemediğim şeyler varken herkesin yüzüne gülemiyorum. Ailem bir kez olsun nişanlandığımız zamandan beri eşim evimize girip çıktı onu kıracak üzecek en ufak laf bile etmedi. Eşim de bunu çok iyi biliyor ama ben ailesinin yanlış bişeyini söylediğimde o da kısasa kısas yaparak benim aileme laf ediyor. Bu da çok sinirlerimi bozuyor. Kafam çok karışık ne yapacağım konusunda

  47. İrem Bray dedi ki:

    Merhaba,

    Doğal halimiz aslında bir kabileye ait olmak. Bazen hayatın bizim için hayallerimizdendaha farklı planları olduğunu keşfederiz. Olan, beklentinizle uyuşmadığında bu durumla ne yaptığınız sizin tekamülünüz için fırsatlar içerir. Sessiz kalmak, saygısızlık yapmamak için seçtiğiniz bir savunma olmuş sanki.

    Rol yapmak içinde bulunduğunuz durumla hemhal olmak için iyi bir çerçeve gibi görünmüyor. Sağlıklı mesafede, karşılıklı saygı çerçevesinde bir arada olmanın nasıl mümkün olacağını düşünmek size daha geniş bir yaratım alanı sunar.

    Kendi ailenizle sınırlarınız daha net ve daha kolay koruyabiliyorsunuz.

    Eşiniz bu durumu sizin için çözemez. Siz eş ve gelin olsanız da öncelikle bir bireysiniz. Kendi kararlarınızı verebilir, ilişkilerinizde ki sorunlarda mağdur değil belirleyen olmayı seçebilirsiniz.

    Size saçma gelmesinin nedeni rol yapmanın size ait bir çözüm olmaması, sizi temsil etmiyor.

    Farklı aile kültürleri olması normal. Hem siz hem de eşiniz için en azından ailelerden birisinin olumlu olması memnun edici.

    Eşiniz çaresizlik ve utanç karşısında savunma olarak seçilen davranışlardan birisini gösteriyor. Onu köşeye sıkıştırmak yerine aynı takımda olduğunuz bilgisi ile hareket etmeyi düşünebilirsiniz.

    Sevgilerimle

    İrem

  48. Gizli dedi ki:

    Merhaba irem hanım. 3 yıllık evliyim. Eşimin ailesiyle düğün öncesinden başlayan problemlerimiz oldu tartışmalar yaşadık. İlk tartışmamızdan sonra eşimi hiç aramadılar bir süre sonra evlerine gidip sorunlarımızı konuştuk daha sonra normale yakın bir ilişkimiz oldu. Üstünden 1 yıl geçtiğinde yine bir tartışma yaşadık bu tartışmamızda bir önceki tartışmamızı açtılar sen şöyle yaptın böyle yaptın dediler beni dinlemediler başka odaya geçtiler. Tartışmamızdan sonra eşimi ve beni hatta benim ailemi 1 yıl neredeyse hiç aramadılar yok saydılar,dışladılar. Dışlamaları eşimin ailesinin akrabaları tarafından da farkedildi. Kayımvalidem ve kayınpederim sosyal medyadan bana çok ağır göndermelerde bulundular.Olayların üzerinden uzun zaman geçince yaklaşık 1.5 yıl aramızda hiçbirşey olmamış gibi gelip gitmek istediler. Bir kaç kez denedim evime davet ettim geldiklerinde kayınvalidem ben konuşursam benimle konuştu, dalgavari tavırlar sergilediler. Evime geldiklerinde problemlerimizi konuşacaklarını sandım böyle birşey yapmadılar konuyu açmadılar. Bende problemlerimizi oturup konuşalım dedim. Ancak beni hiç bir zaman muhattap almıyorlar. Bu isteğim üzerinede eşimi aradılar tartıştılar ve bir daha evimize gelme dediler. Eşim ailesiyle bundan sonra hiç bir şekilde görüşmemi istemiyor. Bende görüşmek istemiyorum. Bana yaptıklarını çok fazla büyüttüm ve psikolojim bozuldu. Eşimle ailesi dışında hiçbir problemimiz yok ve bana ailesiyle ilgili hiçbir zaman baskı yapmadı.Ancak eşimi dışlamalarından kendimi sorumlu tutuyorum. Eşim beni savunduğu için tartışıyorlar çünkü. Beni neden muhattap almıyorlar kafamda bu soru var sürekli cevap bulamıyorum. Yardımcı olursanız sevinirim. Teşekkürler

  49. İrem Bray dedi ki:

    Bugün yaşadığımız zorlukların arka planı 7 kuşak geriye gider. Siz olayları sadece kayın valideniz ve kayın pederinizle kendi yaşadıklarınızla değerlendirmeye çalıştığınız için durumu kişisel algılıyor ve kırılıyorsunuz.

    Bir hipotez üzerinden gidelim. Bir ya da iki kuşak öncesinde kavgalı bir ayrılık yaşanmış olsun. Belki bir bağımlılık, belki bir intihar, bir iflas yaşanmış olabilir. Kaçınılmaz olarak bu süreçlerde mağdur olan ve çok acı çeken kişiler olacaktır. Genellikle bu tür acı veren deneyimler aile sisteminde bazı inançların ve savunma biçimlerinin oluşmasına neden olur.

    Yaşadığınız deneyimle uyumlu olmayan davranışlarla karşılaştığınızda arka planında böyle bir acı karşısında alınmış kararlar olduğunu düşünürseniz sakin kalabilir ve durumun görünür olarak iyileşmesi için sakin ve yapıcı olmayı başarabilirsiniz.

    Sizin sakin kalamamanızın ve tek taraflı sorumluluk hissetmenizin de arka planında kendi aile tarihinizde sizi kırılgan ve duyarlı yapan bazı deneyimler olma olasılığı çok yüksektir.

    Geçmişin bugün üzerinde ki olumsuz etkilerini görünür kılmak ve iyileşmesini sağlamak çok önemlidir,; 7 kuşak sonrasına kadar iyileşmenin etkileri uzanır. Bu nedenle ekibimizden veya alanında uzman bir aile terapistinden yardım almanızı öneririm.

    Sevgilerimle
    İrem

  50. Destina dedi ki:

    Merhaba irem hanım 1 buçuk yıllık evliyim eşimle 2.evliliğimiz babam ve eşim arasında gereksiz tartışmalar oluyor babam şeker hastası eşimde biraz çabuk sinirlenen bir yapıda 3 den fazla kez babam tartışma büyümesin diye uzaklaşmayı seçti ama artık oda aşırı derecede kırıldı eşim hatalı olduğunu biliyor ama özür dilemekte geç kalıyor istemsiz yaptığı saygısız davranışlar benide ailemide çok üzdü eminim eşimde üzgün ama arada kalan hep ben oluyorum taraf tutamam ki ikiside ailem ne yapmalıyım bilmiyorum yardımcı olursanız sevinirim☹🤔

  51. İrem Bray dedi ki:

    Merhaba Selma Hanım,

    Yeni evli bir çift olarak bu sıkıntıları yaşamanız çok normal. Ve zorlanmanız anlaşılır.

    Gerilimler yaşanırken taraf tutmamanız, köprü olmaya çalışmamanız gayet iyi. Herkes herkesi sevmek zorunda değildir.

    Kişilerin birbirine saygı duymasını talep ettiğinizi sözel ve davranışsal olarak ifade edebilirsiniz.
    Örneğin babanızın sizin yanınızda eşinizle ilgili olumsuz duygu ve düşüncelerini ifade etmesine sınır koymayı düşünebilirsiniz.
    Eşinizle yalnız kaldığınızda uyumlu konuşmanın sizin için önemini belirtebilirsiniz.
    Bunu yaparken eşinize ona olan bağlılığınızı ve sevginizi de ifade ederseniz, eşinizin ailenize karşı daha toleranslı olma niyetini pekiştirebilirsiniz.

    Eşinizle ve babanızla öfke kontrolü hakkında bilgiler paylaşabilirsiniz.

    Bu konuyla ilgili yazımız işinize yarayabilir: https://irembray.com/danismanlik/ofke-ve-ofke-kontrolu/

    Bu arada kalmışlıkla ilgili kullanabileceğiniz yöntemler ve duygusal zorlanmalarınızı konuşmak isterseniz ekibimizin sunduğu ücretsiz ön görüşmemizden yararlanabilirsiniz.

    [email protected] adresinden bize ulaşın.

    Mutlu günler dilerim.

  52. Hiçkimse dedi ki:

    İrem Hanim merhaba. 1,5 senelik evliyim, surekli bir iki yuzluluk samimiyetsizlik her seye karismalari evin duzeni ne yapacagimiz nereye gidecegimiz eve ne alacagimiz her seyi kendi belirlemek yapmak istiyor kayinvalide. Eş ise annem istedi diye degil ben de öyle istedigim icin yapiyorum bu annemin istegi degil benim istegim diyerek annesinin hicbir seye karismadigini kendisinin boyle istedigini savunuyor.

    Kayinvalide bosanmamizi istiyor bunu defalarca dile getirdi ve esime bu konuda baski yapti ama yine hakli ogulcugunu benle mutsuz saniyor kadin napsin ana yuregi iste dayanamiyor mutsuz olmasina o yuzden bosanmamizi istiyor kötü bir niyeti yok eş kişisi böyle söyluyor. Bir adet de bosanmis görümce var sanki biten evliliginin hincini benim evliligimden cikarir gibi tipki kayinvalide gibi davraniyor. Kayinvalide sussa gorumce susmuyor ,gorumce sussa kayinvalide susmuyor onlari dinlerken beynimden ateş cikiyor ama ne derlerse desinler cevap veremem cunki cevap verirsem eşim oldugu söylenilen zat kedi enigi gibi beni babamin kapisina atar defalarca deneyimledik bunu. Zaten tam da bu sebeple ve ben de buna dur diyemedigim icin eş ailesi bana bu kadar saygisiz ve pervasiz davranabiliyor. Eş kisisi yaptiklarinin hata oldugunu söyluyor yapmamaliydim yanlis yaptim diyor sanki hatasini anlamis gibi ? Ama annesi ablasi hala bana laf sokarken beni asagilarken onlari savunuyor. Hatasini anlamasi lafta yani , eylemde ve söylemde bulunmuyor. Eşimden de anne ve ablasindan da nefret ediyorum onlara karsi icimde herhangi iyi bir duygu yok . Bu beni cok yipratiyor insanlardan nefret etmek kötü hisler beslemek benim tarzim degil, bu ben degilim içim karariyor sanki içim kötülük doluyor.

    Kendimi ariyorum ben nerde kayboldum bir insan 1,5 senede bu kadar degisir mi ? Duvar gibiydim ben kriz aninda kaygiyi iliklerime kadar hisseder ama yine cozumler uretir harekete gecerdim . Artik yok beynim bitti aklim calismiyor. Surekli asagilanma hakaret artik aklim calismiyor zamanla onlarin söyledigi birine donustum beyinsiz ve akilsiz. Her seye agliyorum bir sarkiya bir hayvana izledigim bir sahneye , anlatilan kötü bir olaya , her seye agliyorum oysa ben cok aglayan biri de degildim . 2 aydir mecburi sebeple annemin yanindayim eşimi de evimi de hiç özlemedim, gitmek de istemiyorum icimden gelmiyor. aylardir eşime olan sevgimi ve istegimi sorguluyorum yok bitmis. Eşe karsi sevgi saygi guven arzu hicbiri yok kalmadi bende. Ayrilamiyorum bircok sebebim var sebepleri çözsem bile şu an ayrilik icin en yanlis zaman , ailem cok zor gunler geciriyor bunu da ekleyemem ustune. Ailem evine ne zaman gideceksin diyor eş kisisi ne zaman geleceksin diyor ben ise gitmek istemiyorum.

  53. İrem Bray dedi ki:

    Ekibimizden Psikoterapist Servet İsbir’in cevabı:

    Son zamanlarda eşinizle ilişkinizi bozan ve sizi ondan düşünsel olarak uzaklaştıran yaşam deneyimleriniz zor bir süreçten geçtiğinizi gösteriyor.

    Evlilik, bireylerin gönüllü olarak yaptığı bir eylemdir.

    1.5 yıl önce gönüllü olarak yaptığınız eylemi bugün zihninizde sorgularken, geldiğiniz noktayı anlamlandırmaya çalışıp, çözüm yolları arıyor olmanızı sizin adınıza sevindirici buldum.

    Evliklerin ilk yıllarında çokça rastlanan orijinal ailelerle ilişki sorunu, yapılacak bireysel ve çift terapileri ile çözüme kavuşturulabilmektedir.

    Siz de bu konuda yardım almak isterseniz lütfen ekte gönderdiğimiz başvuru formunu doldurup ekibimize iletin.

  54. Gizli dedi ki:

    Merhaba İrem hanım. 7 aylık evliyim. Eşimle ilişkimizin başladığı günden beri sürekli sorunlar yaşıyoruz. Anne baba görümce ve kuzenleri dahil herkes ama herkes burnunu soktu. Birbirimizi çok sevdiğimizi düşünerek ilişkiyi bu dönemde sonlandırmadık ve evlendik. Evlenirken birikmiş param vardı bir eve ait herşeyi ben karşılayarak yaptım. Eşimin ailesi bırakın destek olmayı oğullarına bir çeyrek bile takmadılar 😂 bu arada eşim benimle tanışana kadar çalışıp bütün kazandığı parayı babasının eline sayarak hayatını idame ettirmiştir. Sadece maddi ipleri değil hayatıyla ilgili bütün ipleri ailesinin eline vermiş. Kendi kararıyla hiç bişey yapmamış. Sürekli tek yaptığı şey annesini ve babasını mutlu etmeye çalışmak olmuş. Evlendik aile apartmanında yaşamak zorunda bırakıldım ve sorunlar o zaman patlak verdi. Her akşam yemek ve çay için müthiş ısrarlar bizi başbaşa bırakmama çabaları evimizde vakit geçirirken sürekli ısrarla aramaları. Cinsel hayatımız bile o kadar zordu ki. Sürekli gelecekler yada arayacaklar korkusuyla. Tabi sorunlar sadece bundan ibaret olmadı. Daha sonra da eşim benimle dışarıyken, haftasonları gezdiğimiz zamanlar da sürekli arayıp hemen eve gel gelmezsen bir daha gelme gibi cümlelerle sürekli eşimi kendi evlerine almamakla tehdit ederek benden almaya beni eşimden sürekli soyutlamaya çalışmaları derken ben daha fazla susamayıp çok büyük tartışmalar yaşadık. En son eşime babası satılmış köpek diyerek hakaretler savurdu. Bizi oturduğumuz evden kovmakla tehdit etti. Hem evliliğimiz için herşey yaparken hemde yaptıklarımdan dolayı hakaret işitmiş olmak çok zoruma gitti. Bu olaylarda eşim olanları hep taraflı olarak değerlendi. Ailesinin hatasını hatalarını hiç kabul etmedi. Beni herkese ezdirdi. O kimseyi susturamadığı için herkes tarafından hakaretlere mağruz kaldım. Yaklaşık dört aydır babasıyla görüşmemesi için büyük bi mücadele veriyorum çünkü yine eski şeyler yaşanmasından korkuyorum. Normal şartlarda kimse müdahale etmediğinde ilişkimizde sorunlar çıkmıyor. Ama ailesi hiç birşeye müsade etmediği bizi yaptıklarıyla davranışlarıyla birbirimize düşürüp ayırma çabası içine giriyorlar. Çünkü maddi kaynakları ellerinden gitti. Artık kendini hiç düşünmeden sürekli anne ve babası için kendinden fedakarlık yapan bi çocukları yok. Ama eşim gerçekten tam bi kör gibi davranıyor. Ben artık eşimin suskunluğu yüzünden insanlar tarafından ezilmekten dışlanmaktan çok yoruldum. Eşime sürekli birşeyleri ispat etmeye çalışmaktan yoruldum. Sizce ailesiyle başbaşa bırakıp aradan çekilmeli miyim boşanmalı mıyım?

  55. İrem Bray dedi ki:

    Merhaba,
    Öncelikle olumsuz bir evlilik deneyimi yaşamanız sizi yakın ilişkilerde daha fazla duyarlı ve kontrolcü ailenize karşı abartılı sorumlu hale getirmiş. Partner ya da diğer yakın ilişkilerde aile üyelerinin görüş ve önerilerini almak tabi ki önemlidir. Ancak bu öneri ve görüşler sizin düşünce, duygu ve tercihlerinizi yok sayıcı değersizleştirme boyutuna ulaştığında kendimizi değersiz, kırılgan, iki sevgi arasında sıkışmış çaresiz tıkanmış hissederiz. Yetişkin olarak her iki taraf da sınırlarınızı çizmeseniz bu ilişki tıkanır. Tekrar aynı hatayı yapmak istemediğinizi görüyorum ancak evlilik gibi bir ilişkinin kararını tamamen aile üyelerine bırakmak da ayrı bir iç çatışma ve mutsuzluk kaynağı olabilmektedir. Ruhsal yetişkinlik ve olgunlaşma yolculuğunuzu tamamlama ve ilişkilerde haklarınızı korumayı, ihtiyaçlarınızı gözetmeyi, uzmanlarımızdan alacağınız psikoterapi yardımıyla gerçekleştirebileceğinizi bilmenizi isterim.

  56. Hatice dedi ki:

    Merhabalar İrem Hanım,
    Ben 5 yıllık evliyim. Türkiye’den Almanya’ya evlendim geldim. Eşimle ailesinden dolayı çok sıkıntı yaşadık bir şekilde aşmaya çalıştım tek taraflı olarak. Eşim de biraz olsun öğrendi nasıl davranması gerektiğini. Kayınvalidem kayınpederim ile aram çok iyi şu an problem yok ama eşimin erkek kardeşi ve eşi ile mesafeliyiz. Samimiyetim yok sevemiyorum; onlar da beni sevdiklerini düşünmüyorum. Çünkü evliliğimizin ilk zamanlarında kayınvalide ve peder ile de aramı bozacak çok sıkıntılara onlar sebep oldu. Bu yüzden mesafemi koruyorum. Biz uzak bir şehirde ikamet ediyoruz ama onlar kayınvalidemlere yakınlar. Ne zaman gitsem sürekli onları da davet ediyor kayınvalidem. Ben birlikte vakit geçirmek istemiyorum çünkü her gelmelerinde beni üzecek kıracak bir şeyler yapıyorlar. Eşim de kardeşine bir şey demiyor; bu beni rahatsız ediyor. Ben kendisinin gitmesini söylüyorum bu hafta gitmek canım istemiyor evimde kalmak istiyorum sen kendin gidebilirsin diyorum ama eşim de bensiz gitmek istemiyor. Çok sıkılıyorum bu duruma; ne yapmam lazım? Eşimle gidersem bile kaynım ve eltimle nasıl bir davranış içinde olmalıyım? Ama orada problem çıkınca ister istemez eşime de sen tavrını koymadığın için böyle yanlış davranılıyor bana diyorum. Tamam konuşacagım diyor ama yine de konuşmuyor. Bir kaç kere de yalnız gitti eşim gözlemledim gayet herkes mutlu mesut; Onların da işine geldi sanırım. Ne yapmalıyım bana yardımcı olur musunuz?

  57. SEDA dedi ki:

    Merhaba İrem Hanım,
    Yaklaşık 3 yıllık evliyim. Evlilik sürecinde bana göre önemi olmayan birkaç sorun yaşadık. Eşimle zaten severek evlendik hatta birbirimiz için bir çok şeye katlandık. Eşimin annesi eşime çok düşkün. Beni de kendi kızından ayırmıyor ki bende onu öz annem kadar seviyorum. Aramızda hiç bir sorun yok. Ancak benim ailem ve eşimin ailesi arasında evlilik sürecinde yaşanan bir kaç sorun çok büyütüldü. Şuan çok mesafeliler. Hangisine gidersem karşı tarafı soruyor ”nasıllar” diye Bende onların bir araya gelmelerini görüşmelerini istiyorum ki şuan hamileyim. Bebeğim olduğunda da aralarında kalmak istemiyorum. Kendi annem eşimin ailesinin eşime olan tutumunu düşkünlüğünü biliyor. Biz arada bir orada kaldığımız için buna söyleniyor. Ailemle aradamda hiç bir sorun yok ama küçüklüğümden beri birbirimize bağlı değildik. Elbette ailemi çok seviyorum onların yeri benim için çok farklı ama birbirimize bağımlı değiliz. Açıkçası ben ailemin eşimin ailesinin bize karşı olan bu tutumunu kıskandığını düşünüyorum. Bu konu hakkında çok konuşsamda değişen bir şey olmadı. Eşim başlarda bana destek oldu ama şuan o da çok destek olmuyor bana. Ben şuan herkesin arasında kalmış durumdayım. Bir uzman olarak bana bu konuda önerebileceğiniz şeyler nelerdir? Yani nasıl bir tutum izlersem ailelerin görüşmesini sağlayabilirim?

  58. İrem Bray dedi ki:

    Merhaba,
    Sitemize gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederim.
    Evliliklerde mutluğu, eşlerin kendi ve karşı aile üyeleri ile ilişkilerini yönetmeleri önemli derecede etkilemektedir.
    Çiftlerin öz ailesinden ayrışarak kendi çekirdek ailelerini kurmaları zaman alabilmektedir. Tabii bu zaman uzadıkça aile içi çatışmalar da artmaktadır. Sizin de kaygınız bu yönde olabilir. Eşinizle açıkça bu konuyu konuşmanızı, başaramazsanız uzmanlarımızdan yardım almanızı öneririm.

  59. İrem Bray dedi ki:

    Merhaba Seda Hanım,
    Sitemize gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederiz.
    Evlilik öncesi ve sonrası orijinal ailelerin kendi aralarındaki ilişkinin niteliği çiftlerin mutluluğunu etkiliyor. Arada kalmalar, tercihe zorlamalar, küslük gibi istenmeyen durumlar yaşanabiliyor.
    Yetişkin birer birey olarak herkesin ötekiyle ilişkisini kendi düzenleme hakkına saygı duymalıyız.
    Neler önerebiliriz? Sizden ilişkilerin düzenlenmesi istendiğinde hemen gönüllü olmayıp yetişkin olduklarını hatırlatmanız yararlı olabilir.

  60. Cansu dedi ki:

    Merhaba İrem Hanım

    6 senedir beraber olduğum, çok sevdiğin adamla nişanlandım. Ailesi beni çok sevdi. Galiba gereğinden çok sevdi. Kayınvalidem müsait olup olmadığımı sormadan sürekli görüntülü arıyor. (farklı şehirlerdeyiz.) Telefonu kapatmak için bahane bulamıyorum, asla kapatmıyor. Evet arayıp sormaları çok iyi ama çok abarttılar. Bana hep ” kızım biz senden bir şey istemiyoruz güler yüzlü ol bizim içimize gir yeter.” diyorlar. Bunu o kadar söylüyorlar ki artık eşimle “biz” değil de “eşimin ailesi ve ben” durımunu hissetmeye başladım. En sonunda da eşim evlenince arada sırada ailesinde kalacağımızı söyledi. Bu fikir ben daha evliliğin ne olduğunu anlayamadan, kendimi eşimin ailesi de olsa yabancı hissettiğim, henüz alışamadığım bir ailenin yanında yatıya kalmak durumu beni korkutuyor. Kalmak istemediğimi, evlerimizin zaten yakın olacağından dolayı buna gerek olmayacağını, tabi ki her zaman gidip geleceğimizi her zaman her durumda onların yanında olacağımızı söylediğimde benimle alakalı hayal kırıklığına uğradığı sesinden belliydi. Bana sana zorla bir şey yaptıramam dediyse de eninde sonunda bu yatıya kalmak durımunu ayda bir kez yaşayacağımı biliyorum. Bu olgunlukta hissedemiyorum kendimi. Bu ve bunun gibi fikir ayrılıklarında eşimi incitmeden aynı zamanda ailesinin de benim ne istediğimi ve ne istemediğimi hissettirerek dargınlık olmadan nasıl çözebilirim?

  61. İrem Bray dedi ki:

    Cansu Hanım merhaba,

    Öncelikle sitemize gösterdiğiniz ilgiye teşekkür ederiz.
    Evliklerde orijinal ailelerle yaşanan pek çok sorunla karşılaşıyoruz. Sizin yaşadığınız da bunlardan birisi. Yazdıklarınızdan eşinizin ailesi tarafından sevgi ve kabul adına maruz kaldığınız zamanınızın işgali, istemediğiniz yatılı kalmaya zorlama ya da bundan sonra gelişecek kontrol etme tutumları sınır sorunları olarak görülmektedir. Maruz kaldığınız durum aynı zamanda duygusal şiddet olup yönetimi de zordur.
    Bu durumlarda önerimiz, hissettiğiniz rahatsız edici duyguları eşinizi kırmadan onunla paylaşmanızdır. Unutmayın yakın ilişkilerde kutsal evet ve hayırlar olgunluk göstergesidir. Aksi durum ilişkiye şiddet ve terör iklimi getirir.
    İlerleyen süreçte ilişkinizin zarar görmemesi için eşiniz ya da sizin sınırları uygulama konusunda yardıma ihtiyacınız olursa ekibimizden yardım alabilirsiniz.
    İyi günler.

  62. Yorgunbiri dedi ki:

    Merhaba İrem hanım 1.5 yıllık evliyim eşimle aynı yastayız (23) ilk zamanlar eşimin ailesi yönünden henüz 2 aylık evliyken az geldin gittiniz olayları yaşadık tartışmalar oldu kaynanam çok iyi bir insandı evlenmeden öncede tanıyordum eşimle 5 yıldır sevgiliydik fakat çok maddi sorunlarımız oldu hicbisey bekledigim gibi değildi her yerden sürekli borçlar çıktı maaş yetmedi psikolojik bunalıma girdim daha öncesinde çalışıyordum babamda hep hesabını düzgün yapan biri olduğu için böyle bir durum yaşamadım maddi konuyla ilgili kaynanamla konuşurken sebepsiz yere benim gelin olmadığımı gelinlik yapmadığımı onları saymadigimi gelip gitmedigimi ifade edip ağır kırıcı şeyler söyledi ve küstük biz farklı şehirlerdeyiz ve oraya gidince 1 gün annemlerde 1 gün kayinvalidemde kalıyoruz ama yinede bu skeilde konuştu sonra kendisi barıştı ama benim için asla rahat etmiyor eşim evlenene kadar babasına ailesine sürekli para verdi ailesi de çok çok fazla borçlular düğünün bütün masrafları bize kaldı ve ben bu durumun farkında bile değildim evlendikten sonra çok büyük bi bosluga düştüm eşim sürekli evde oturmak istiyor arkadaşlarıyla plan yapıyor benle de ben plan yaparsam zar zor söylenerek yapıyor bu çok zoruma gidiyor ve sürekli sonsuza kadar borç içinde kalacağımızı biliyorum bu durum beni çok rahatsız ediyor üzüyor sürekli düşünüyorum. Ayrılmak istiyorum eşim beni asla anlamıyor hatasını özürle telafi edip eskiye tekrar dönüyor çok büyük bir cıkmazdayım ne yapacağımı bilmiyorum

  63. İrem Bray dedi ki:

    Merhaba,
    Öncelikle sitemize gösterdiğiniz ilgiye teşekkür ederiz.
    Yazdıklarınızdan erken yaşta evlilik yaptığınız anlaşılıyor. Evlilik öncesi sevgili ya da nişanlık dönemlerinde evlilik bağının getireceği konular mutlaka konuşulup ortak karara varılmalıdır. Evlilik sonrası orijinal ailelerle ekonomik ve sosyal bağlarda bunlardan biridir. O dönemde konuşulmadıysa eşinizle bu konuyu açık bir şekilde şimdi konuşabilirsiniz. Her iki tarafa koyacağınız ekonomik ve sosyal sınırları belirlemeniz ilişkinize fayda sağlayacaktır.
    Diğer belirttiğiniz eşinizin sizinle ortak zaman geçirme konusunda mesafeli duruşu sizin evlilikte aitlik ve yakınlık duygularınızı sarsmış gözüküyor. Bir çok nedeni olmasına rağmen ilişkide yakınlığı bozan güven ve samimiyet içermeyen söz ve tutumlardır. Küsüp özürle barışmanızda sorunları çözemediğinizi halının altına süpürdüğünüzü gösteriyor. Burada da önerimiz açık bir dille duygularınızı eşinizle paylaşmanız ona beklenti ve hayal kırıklıklarınızı açıkça ifade etmeniz önemli olacak ve onun işbirliği çabası ilişkinizi sürdürme konusunda karar vermenizi kolaylaştıracaktır.
    Biliyoruz ki evlilik ilişkisinde pek çok etken dinamik süreci etkiler. Süreci umut ve güvenli sürdürmek isterseniz ekibimizden danışmanlık yardımı alabilirsiniz.
    İyi günler

  64. Ftm dedi ki:

    Merhaba İrem Hanım 2 yıllık evliyim. Eşim 28 yaşında, ben 20 yaşındayım. 1 yaşında oğlumuz var. Benim isteklerim heveslerim oluyor bazen. Bunlar öyle çok büyük şeyler değil. Mesela bir yürüyüş yapmak istiyorum, eşimle biraz el ele dolaşmak istiyorum, alışverişi birlikte yapmak falan istiyorum. Özel günleri unutmuyor ama özel de bir şey yapmıyor; bu da zoruma gidiyor. Mesela ben gezmeyi severim birilerine gidelim onlar da bize gelsin isterim ama eşim hiç istemez, en çok da bu yüzden tartışıyoruz. Ne yapmalıyız sizce?

  65. İrem Bray dedi ki:

    Merhaba, öncelikle sitemize gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederiz.

    Evlilik ilişkilerinde doyumu ve memnuniyeti eşler arasındaki bağlılık, arzu, şehvet ve yakınlık değerlendirmesi ile ölçeriz. Yazdıklarınızdan eşinizle aranızdaki yakınlık düzeyi konusunda anlaşamadığınız, eşinizin yakınlık içeren eylemlerden (el ele tutma, sarılma, yakınlık konuşmaları, yürüyüş, ziyaret vb…)kaçındığı anlaşılıyor. Psikoloji bilimi yakınlık kurma özelliğimizin erken çocukluk döneminde ebeveynlerimiz ile ilişkilerimiz sonucu geliştiğini söylemektedir. Bu bilgiden hareketle başka ilişkisel etmenlerin de etkisini var sayarak eşinizin bağlanma şekli soğuk, yalıtkan, uzak, mesafeli, sizinki ise yapışkan ve sıcak diyebiliriz.
    Bağlanma şeklimiz yakın ilişkilerde önem arz eder ve pek çok çatışmaya hatta boşanmalara neden olur.
    Size önerimiz, birlikte ya da eşiniz tek başına bu konuda ekibimizden yardım alabilir, ilişkinizi geliştirerek istenilen doyuma taşıyabilirsiniz.

    Sevgi ve saygılarımızla.

  66. Barış dedi ki:

    Hocam merhaba
    Ben 4 yıllık evliyim bu arada erkek olarak yaziyorum.
    Hocam eşim çokkkk sinirli ve her zaman en ufak şeyi tarışmaya kavgaya götüren biri. Hiç bi şekilde anlaşmiyoruz ailemden nefret ediyor
    Herkesi boşyere eleştiriyor eltisini kardeşlerimi annemi
    Bu durum beni çok geriyor ne yapcam bilmiyorum.
    Eşime İsteklerini yerine getirince benden daha iyi koca yok ama yapmasam nerdeyse evliliğini bitirecek bi düşünceye giriyor. Nasıl bi yol alcam bilmiyorum
    Madi manevi olarak bi sorunumuz yok. Çok dik kafalı ??

  67. İrem Bray dedi ki:

    Merhaba Barış Bey,

    Öncelikle sitemize gösterdiğiniz ilgi nedeniyle teşekkür ederiz.
    Eşler arasında en zor yönetilen sorunlardan birisi de çatışmacı ilişkidir.
    Birisinin hep suçlayan diğerinin hep savunan olduğu ilişkilerde birisi hep alan diğeri hep veren taraf olarak karşımıza çıkar.
    Yazdıklarınızdan 4 yıldır çatışmayı yönetmek ve evliliği sürdürmek için veren taraf olduğunuzu bunun da sizi yorduğunu anlıyorum.
    Eşinizin öfkeli, suçlayan ve memnuniyetsiz kişiliği ona aittir. Önemli olan sizin buna verdiğiniz reaksiyondur bu da size aittir. Ona ve size ait bu kişilik parçalarınızın uyum ve ahengi, size mutlu huzurlu bir evlilik yaşamını getirir.
    Size önerim eşinizle ilişkinizdeki çatışmacı parçalarınızı yönetmekte zorlanıyorsanız ekibimizden çift ya da bireysel terapi yardımı almanızdır.

  68. RUKİYE dedi ki:

    İyi günler İrem hanım. Ben 6 aydır evliyim ben manisalıyım eşim vanlı aslında eşimle olan ilişkimde hiçbir sorun yok ama kaynanamlarla aynı apartmandayız ve herşeyime karışırlar giydiğim kıyafetten oturuşuma kadar hergün onlara çıkmamı istiyorlar sabah erken kalkıp işimi bitirip kaynanama çıkıp elimden geldiğincede ona yardım ederim sadece pazar günleri çıkmam eşim geç uyandığı için geçenlerde sen benim hiç bir işime yaramıyorsun yüzüne söylüyorum diye tersledi beni o kadar zoruma gitti ki hergün yanına çıkıp yardım ediyorum ve bunu görmezden geldi eşimin ailesinin yannda olduğumuz konuşmam ayıplanır susarm bu yüzden bu kadar sık gitmek istemiyorum sabahtan akşama kadar yanndayım eşim gelir yemeği yeriz gene onların yanına gideriz ben evimde oturmak istiyorum birazda eşime bunu söylediğimde ailesinin küstüğünü söylüyor ve haftada en az 5 gün gideriz çok fazla sıkılıyorum bundan dolayı ve yaptığım hiçbir şeyi beğenmez her yaptığıma laf eder bir saat geç çıksam sabah hemen laf sokar kendi annemlere gideceğimiz zaman eşim çıkar izin alır öyle gideriz sanki hep onlara bağlıyız bende bu yüzden çalışmak istiyorum kafam rahat olsun istiyorum böyleyken hergün ağlıyorum sürekli şaf yiyorum zoruma gidiyor eşimde çalıştırmak istemiyor eğer çalışırsam ailesi onlara vermemi istiyormuş parayı o yüzden inat ediyor çalıştırmıyor ve delirmek üzereyim beni en çok kıranda eşimin yanında annesi bana iyi davranır o yokken hep laf söyler ne yapmam gerekiyor bana yardım edin lütfen

  69. İrem Bray dedi ki:

    Merhaba,

    Öncelikle sitemize gösterdiğiniz ilgi nedeniyle teşekkür ederiz.

    Evlilik öncesi söz ve nişan döneminde nerede yaşanacağı gibi orijinal aileler ile ilişkiler konuşulmalı ve karara bağlanmalıdır. Yazdıklarınızdan bunu yapmadığınız anlaşılıyor.
    Orijinal ailesinden kopamayan bireylerin kendilerine ait aile kurmaları zordur. Sizin evliliğiniz aileye ek kaynak gibi görünüyor bu da evlilik bağı oluşmasını ve eşinizle yakınlaşmayı engellemektedir.
    Size önerimiz durumdan duyduğunuz rahatsız edici düşünce ve (değersizlik, yalnızlık-yorgunluk) duygularınızı eşinizle paylaşıp birlikte yeni yaşam kararları almanızdır.
    Bu konularda ekibimizden yardım alabilir evlilik bağınızı yeniden oluşturabilirsiniz.

  70. Kenan dedi ki:

    İyi günler irem hanım eşimle yaklaşık 1 yoldır evliyiz.Eşim 6 aylık hamile.Ailem ve eşim arasında tanışma nişanlılık ve evlendikten sonra birçok sorun ve tartışma çıktı.Ailem eşimin kendilerinden uzak durdurğunu mesafe koyduğunu saygısız tavırla konuştuğunu ve beni yönlendirdiğini düşünüyor.Eşim ne yapsa ailem yanlış anlıyor.Keza aynı şey eşim içinde geçerli oda ailen hakkında aynı şeyleri düşünüyor be koz kardeşlerm ve annemle sürekli bir çatışma halinde.En son yazın tartışmada artık ben eşimden yana tavır aldım ailem kardeşlermle arama mesafe koydum zira aynı meselelerden sen bizimi suçluyorsun eşinimi savunuyorsun cümlesini annem ve kız kardeşlerimden çok duydum.Eşim bu süreçte hamile kaldı ve biraz sıkıntılı geçtiği için memelekete annesinin yanına gönderdim 40 gün kaldı.Benim ailemin evi ile eşimin ailesinin evi arasında 50 mt var ve 40 günde sadece 1 defa gitmiş ailemin yanına ve 2 saat oturmuş gitmiş.Bu meseleden yaklaşık 4 ay önce tartıştık ve konuşup devam ettik.Bu süreç içerisinde ailem geri durdu ve birşey demedi yapmadı.Ancak eşim sürekli ailemin geçmişte yaptıklarından benle tartışma çıkardı ve eşime geçmişi unut biz bir aileyiz artık geçmişle yaşayamassın dedim ama beni hiç dinlemedi.Eşimle daha önce instagram konusunda tartışmalarınız oldu ve ben koskanç biri olduğumu ve kendini 400 takipçili bir hespta paylaşmamasını istedim zar zor tmm dedi ama yinede arada paylaştı ses çılarmadım.En son eşim instagramı herkese açıl hale getirdi ve bundan 5 gün sonra haberim oldu takipçi sayısı 800 ü geçti yetmedi 3 kardeşimide engellemiş.Engelleme sebebi zaten takipleşmiypruz beni görmelerine gerek yok.Kendisine kapatmasını söyledim bana kardeşlerimin ve erkek kardeşlerimin neden paylaştığını bu konuda kendisini kosıtlayamayacağımı söyledi.Bende kapat yada git artık dedim.Kendiside maraşa gitti.ailemde herkesi instagramdan annem dahil engelledi.Annesi geçmişte eşi ile çok sokıntı yaşamış aile konusunda ve eşimin babası ile ailesinin arası yok gibi.Eşim herşeyi annesine anlatan biri benle arasındaki dertleştiği meseleleri bile tartıştığımız zamnlar ailesine anlatan beni karalayan birisi.Şuan aramız bozuk plduğu için bir süre önce kız kardeşinin eşi ile alakalı birşey söylemiştim o meseleyi bile annesi ile yalan yanlış bacanağıma anlatmışlar senin hakkında böyle demiş diye.Eşim anne babasının sırlarını vermeyen ama eşi oldupum halde kendi ailesine beni karalayan ve gğvenerek söylediğim şeylerden beni vuran birisi.Annesi arka ğlanda kızını yanlışa sevk eden eşimle benim hakkımda dedikodu yapan annesi beni ve ailemi ortak tanıdıklarımıza karalayan birisi.Anlatacak çok şey var ama artık ciddi manada boşanmaya karar verdim.Sizin bu konuda yorumunuzu bekliyorum teşekkür ederim

  71. İrem Bray dedi ki:

    Merhaba,
    Öncelikle sitemize gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederim.
    Yazdıklarınızdan bir yıldır evli, eşinizin altı aylık hamile olduğunu ve şu an ayrı yaşadığınızı anlıyorum. Baba olacağınız için de kutlarım.
    Evlilik öncesi süreçte çiftlerin konuşması ve anlaşması gereken konular vardır.
    Aile nerede yaşayacak, kim çalışacak, nasıl tasarruf yapılacak, tasarruf nasıl değerlendirilecek, çocuk sahibi ne zaman olunacak, özel günlerde ,bayramlarda nerelere gidilecek, orijinal ailelerle olan ilişkiler nasıl olacak vs…
    Geç de olsa eşinizle bu konularda konuşup ilişkinizin olası yönüne birlikte karar verebilirsiniz.
    Bu konuşma için sitemizdeki bir aile danışmanın yardımıyla da rahatça yapabilirsiniz.

    Sevgiyle kalın.

  72. Yasemin dedi ki:

    Merhabalar İrem hanım ben evliyim sorunum kendi ailemle eşimin ailesi gayet anlayışlı ve uyumlu insanlar fakat kendi ailemin hareketlerinden davranışlarından çok rahatsız oluyorum düşüncesiz geliyorlar kabul edemiyorum görüşmek istemiyorum çok itici geliyorlar kendime aile olarak görmek istemiyorum onları her gelmelerinde bile stres yaşıyorum ne yapabilirim

  73. İrem Bray dedi ki:

    Merhabalar,
    Öncelikle sitemize gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederiz.
    Yazdıklarınızdan, kendi aile üyelerinize tutum ve davranışları nedeniyle öfkeli olduğunuz anlaşılıyor.
    Size önerimiz evliliğiniz ile ilgili tutum ve davranışlarına öfkeli olduğunuz aile üyeleriyle bu konularda açıkça konuşup gerekli uyarıları yapmanız ve sınırlar koymanız olacaktır.
    İyi günler dileriz.

  74. Hacer çolak dedi ki:

    Merhaba irem hanım eşim cezaevinde yattı daha önce onun ailesiyle ilgili sorunları tartışarak çözüyorduk şimdi çok alıngan sanki ben onu istemiyorum da o yüzden sorun çıkarıyormuşum gibi davranıyor tabi eşimin ailesi bu durumu kullanılıyor kurmuş olduğum mesafeli ilişkimi kendi istekleri olacak şekilde bozmak için zorluyorlar eşim emekli paraya ihtiyacımız yok ama ısrarla birlikte iş kurmak istiyorlar benim istemedigim bir iş sürekli ailesiyle yüz göz olmak istemiyorum 13 yıllık evliyim tam hayatımı düzene koydum yine eşimle sorunlarımız başladı kaynım var eşiyle bir uyum içinde biri a derse digeride a der gereğinden çok yakınlık kurmazlar aylık ziyaretlerini düzenli yaparlar eltim mesafeyi koruduğu için tabi kaynimda onu destekliyor annecim babacım bir ilişkileri var biz niye olamıyoruz böyle gayet açık eşimin alıngan tavırları eltime bizsiz gitmezler 1 hafta önceden haber verirler bana vakitli vakitsiz gelirler bunun böyle olmaması gerektiğini benimde programım olabilir evim düzenli olmayabilir dediğimde ailesini istemiyorum zannediyor ne yapmamı önerirsiniz iş durumuyla ilgili

  75. İrem Bray dedi ki:

    Öncelikle sitemize gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederiz.
    Evliklerde eşlerin orijinal ailelerinden sağlıklı bir şekilde ayrışıp kendi çekirdek ailesine bağlanamaması önemli oyun bozanlardan birisidir.
    Bu ayrışma ve yeni bağ kurma eylemini ölüm, iflas, hastalık, askerlik, deprem, doğum ya da cezaevine girme gibi önemli deneyimler olumsuz etkilemektedir. Sizin yazdıklarınızdan bu dönemde eşinizin sınırlarını koruyamama nedeni olarak cezaevi deneyiminin etkili olabileceği söyleyebiliriz.
    Yukarıda sıraladığımız olaylar sonrası kişinin uyum ve güven ilişkisini yeniden sağlıklı kurabilmesi için 6 ay ile 1 yıl zaman geçmesi önerilmektedir.
    Yapılacak ilk şey eşinizin ailesiyle ilişkisinin sizin aranızdaki evlilik bağına ve yakınlığa olumsuz etki etmesini önlemek olmalıdır.
    Eşinizle, kendi ailenizle ve onun ailesiyle bu süreçte kendi sağlıklı sınırlarınızı gözden geçirmeyi, açık bir iletişim diliyle evlilik bağınızı, yakınlığınızı, ona olan arzunuzu ve ilişinizden beklentilerinizi belirtilebilirsiniz.
    Evlilik ve ilişki sorunları bazen bizim çabalarımızla çözümlenemeyebilir hatta daha karmaşık bir hal alabilir. Bu durumda sitemizde bulunan danışmanlardan yardım almanızı öneririm.

  76. Nur dedi ki:

    Merhabalar İrem hanım. Yazınız çok güzel. Evlilik yoluna gittiğim erkek arkadaşımım ailesi ile ilgili endişelerim var. Her şeye karışacak gibi duruyorşar ve bu durum beni rahatsız ediyor. Başımdan geçen bir olayı anlatmak istiyorum. Dün ailesi ve ben çay içmeye gittik. Erkek kardeşi beni sevmedğini açık sçık söylüyor ve konu arası beni yerdiğini laf soktuğunu hissediyorum. Ailesi de o erkek kardeşin eski sevgilisini çok seviyorlarmış sürekli masa da onun adı geçiyor. Ortadan bir laf döndü mangal yaplım diye. Gelen cevap ‘ erkek kardeşin sevilen eski gelin adayı geldiği zamanmış.’ Benim erkek arkadşaım buse de gelir diye laf attıktan sonra annesi gelir tabi dedi. Bana annesi yakın davramıyor sarılıyor. Ama annesi herkese öyle. Ben çok samimi olduklarını düşünmüyorum. Geçen bir diğer konu da şu. Erkek kardeş ne zaman istemeye gidiyorz diye soruyor benden için. Ailesi de ilk önce seninkiniı isteyelim, benden içinde, zaten burda diyor. Kendimi iki gündür kötü ve ilişkimiz kötüye sürükleneceğini hissediyorum. Şuan ben çalışmıyorum erkek arkadşaım mühendis. Bu konuyu da sorun yapıyolar bence. Değersiz hissettiriyorlar bana kendimi. Erkek arkadaşımla biz çok mutluyuz ama ailsyle çok bir araya gelmeme rağmen dün kü buluşma beni mahvetti. Açıkçası bir araya gelmek bile istemiyorum. Ne yapacağım bilmiyorum

  77. nur dedi ki:

    Bir de bunu erkek arkadaşıma söylemedim. Ama farketti bende bir şey olduğunu. Bu anlattığım şeylere alındığımı düşünmüyordur. Bahsetmek te istemiyorum açıkcası. Karmaşık durumdayım

  78. İrem Bray dedi ki:

    Merhaba,
    Öncelikle sitemize gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederiz.
    Evliliğe giden ilişkiniz için tebrik ederim. Evlilik iki kişi arasında gerçekleşen gönüllü ve hukuki bir eylemdir. Bu eylem öncesi çiftin birbirini karakter olarak tanıması, evlilik sonrası nerede yaşanacak, kim çalışacak, orijinal ailelerle nasıl ve ne sıklıkta ilişki kurulacak, çocuk, ekonomi, arkadaş ilişkileri vb…konularını konuşup bir uzlaşma sağlamaları önemlidir.
    Uzlaşma sonrası herkes sorumlu davrandığı sürece ilişkiye yapılacak dış müdahaleler aşılacaktır.
    Partnerinizle çıkacağınız bu önemli yolculuk öncesi ekibimizden evlilik danışmanlık hizmeti alabilirsiniz.
    Sevgiyle kalın.

  79. İrem Bray dedi ki:

    Bir önceki yanıtımızda belirttiğimiz gibi erkek arkadaşınızla konuşmak sizi çözüme ulaştıracaktır.

  80. Anne1 dedi ki:

    Merhaba İrem hanım. Eşimle farklı memleketlerden evliyiz memuruz şu an benim memleketimdeyiz sevgililik döneminde bir süre burada yaşayıp oraya gideriz diye konuşmuştuk fakat ailesinin oraya hemen tayin istememiz konusunda benim memleketimi kötüleme tarZında oğullarının yanında olması gerektiği konularında baskıcı tavırları mobing tarZında davranışları beni eşimin memleketinden ve ailesinden oldukça soğuttu orada yaşamak istemiyorum fakat eşim söz verdiğimi gündeme getiriyor. Evlilik sonrası fikirlerin değişmesi normal değil midir bu durumda ne yapmalıyım ? Eşimin ailesinin istekleri için bu fedakarlığı yapmak gerekir mi bu konu beni şimdiden depresyona sokuyor. Orayı hiç sevemedim yaşamak istemiyorum orada. Bir de eşimin ailesi tarafından sosyal medya üzerinden göndermeler fotoğraf silmeler vs böyle şeylere maruz kaldım şu an olaylar duruldu tatilde eşim memleketine ailesinin yanına gitmemizi istiyor ailesiyle kardeşleriyle yüz yüze gelmek istemiyorum fakat bebeği görmek de istiyorlar bu konuyu kafamda çok büyütüyorum ilerde orada yaşamak zorunda kalırsam veya yüz yüze gelince aynı evde nasıl davranmalıyım gibi çok kaygılarım var ne yapmalıyım nasıl düşünmeliyim

  81. İrem Bray dedi ki:

    Merhaba,
    Öncelikle sitemize gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederiz.
    Evlilik öncesi önemli konuların konuşulup karara varılması önerilen bir durumdur. Siz de eşinizle orijinal ailelerinizle ilişkinizi ve evlilikte yaşanacak yer konusunu o tarihte konuşup karara varmışsınız.
    Yazdığınız gibi insanların ve ilişkilerin zaman içinde ihtiyacı değişir. Bu değişimin getirdiği kaygı yaratan düşüncelerinizi eşinizle açık bir dille paylaşmanız önemli olacaktır.
    Evliliklerde talepleri, düşünceleri ötekine ve onun değerlerine özen göstererek yıkmadan kırmadan dile getirebilmek önem taşır.
    Siz de eşinizin haklı talebine, ailesine ve memleketine saldırmadan; ben dili kullanarak orada yaşama düşüncesinin sizde yarattığı olumsuz düşünce ve duygularınızı konuşmayı deneyebilirsiniz.
    Bu konuda yardım ve danışmanlık almak isterseniz sitemizde yer alan uzmanlarımızdan randevu alabilirsiniz.
    Mutlu günler dileriz.

  82. Cesc dedi ki:

    Merhaba 2,5 senedir evliyim. Birtakım sorunlar görüyorum kendimce. Mesela eşimin aileme gereken değeri verdiğini düşünmüyorum. Ailem devamlı olarak ona hep bir adın atıyor ama kendisi o adıma karşılık gelmiyor. Doğal olarak bu durum da benim canımı sıkıyor. Ki bu durumu eşimle normal şekilde konuşmamıza rağmen değişen bir şey yok. Oysa evlilik öncesinde aile değerlerinden bahsederdi. Ailesinin kendisi için çok değerli olduğundan bahsederdi. Günün sonunda kendi ailesiyle bile konuşmuyor. Diğer yandan devamlı olarak dünyanın kendi etrafında dönmesi gibi bir düşüncesi var. Yani çoğu insanı yaşayış, düşünce, işi vb konularda aşağıda görüyor. Tabii bunu o anki ortamda değil de sonrasında bana söylüyor. Ben de öyle düşünmemesi gerektiğini anlattıkça, daha da geriliyor. İşte en basitinden ben x mühendisiyim, o sıradan polis aynı parayı kazanıyorduk. Bir de çıkıp çok yorulduğundan bahsediyor. Ben daha fazla çalışıyorum. Yok ben daha şöyleyim, yok ben daha böyleyim. Her neyse evet eşimin yoğun zamanları da oldu. Ben de o zamanlarda gereken desteği verdim. Ama şu an iş değiştirdi ve daha rahat daha fazla kazanıyor. Lakin yine sorsan en çok o çalışıyor. “Gün içerisinde uyuyabiliyor” o kadar yoğun. Bu arada ikimizde evden çalışıyoruz. Bir başka konu çok uyuşuk ve ben bir şey yapmadan harekete geçmiyor. Örneğin kahvaltı olayına ben el atarsam geliyor yoksa umru değil. Son olarak da ailemin ev almamız için yardımda bulunduğu para içinden (ki ödememize daha 6 ay var), abimin acil ihtiyacına yönelik borç verdim (tabii eşime de danışarak). Ama sanki o paranın üzerine yatacakmış gibi saçma sapan düşüncelerde eşim. Oysa abim arabasını satıyor şu an ve borcunu kapatacak 1-2 güne. Ve borç üzerinden 2 ay geçmedi düşünün.. Oysa ben onun tarafı için hep daha yapıcı düşündüm. Mesela iki farklı şehirde düğün yaptık ve onun tarafında takılan hiçbir şey “iğne dahi” cebime girmedi. Olsun ailenin ihtiyacı vardır helali hoş olsun dedim. Veya şu an oturulmayan bir evleri var satılırsa ben de hakkımı alırım vs diyor. Kendisine açıkça belirttim benim o konuda bir tasarrufum yok. Eşime kendin bilirsin dedim ve kardeşin ev alırsa o çocuğa lazım olur dedim. Yani ordan da bir beklentimin olmadığını belirttim. Bu arada ailem ev alabilmemiz için memleketimizde kirada olan evlerini sattı. Bari şunun değeri bil desem bile, tabii satacaklar çocukları için her şeyi yapacaklar gibi düşünce yapısında. Biliyorum belki şu an çok detaya girdin ama ciddi anlamda daraldım ve ben de sıkıldım artık. Eşimden her geçen an soğuyorum ve ikimiz için en ufak olumlu bir isteğim kalmadı. Bu arada sadece üniversitede mecburen birlikte oturan ev arkadaşları gibi olduğumuzu düşünür hale geldim.

  83. İrem Bray dedi ki:

    Merhaba öncelikle sitemize gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederiz.

    Sağlıklı evliliklerde üç alanın sürekli kontrol edilmesi, taraflarca beslenmesi, aksamalar ve zayıflama varsa da müdahale edilmesi hatta gerekiyorsa profesyonel yardım alınması önerilir.
    Bu üç alanı evlilik bağı, yakınlık, arzu ve şehvet olarak sıralayabiliriz.
    Yazdıklarınızdan aranızda evlilik bağının zayıfladığı (değerler çatışması), yakınlığın 2-3 yıla rağmen istenilen düzeyde oluşmadığı (konuşulan konuların eyleme dönmemesi) ve son olarak arzu ve şehvetin azaldığı (eşinizden soğumaya başlamanız) anlaşılıyor.
    Biliyoruz ki evlilik gönüllü bir eylem ve ortak yaşam kültürü geliştirmeyi gerektirir.
    Bazı evliklerde bu çeşitli nedenlerden (çiftlerin bireysel patolojileri, ilişkisel nedenler vb..) dolayı fazla zaman alabilir.
    Öncelikle mevcut durumun sizde oluşturduğu duyguları eşinizle paylaşmanızı ,birlikte neler yapabileceğinizi araştırmanızı ve yol alamadığınız takdirde sitemizde bulunan uzmanlardan çift terapisi almanızı önerebilirim.

    Sevgi ve saygılarımızla,

  84. Eda dedi ki:

    Merhaba İrem Hanım, yazınızı pür dikkat ve büyük bir ilgi ile okudum aydınlatmalar için teşekkür ederim.
    3 yıllık evliyim ve 8 aylık hamileyim. Ailelerimizden farklı şehirlerde yaşıyoruz. Eşimin ailesinin olduğu yere gitmek istemedik çünkü müdehaleci olduklarını biliyorduk ayrıca eşim asgari ücretten hallice maaş alan biri ailesinin maddi olarak ondan geçinmeye çalıştıklarını biliyorduk keza nişanlılık döneminde benim ailemin baskısı maddi yardımı ve eşimin de ısrarı ile ev alabildik ancak aileler birbirinden asla haz etmiyor Biliyoruz. Gelelim benim aileme anne baba ve bekar erkek kardeşimle birlikte birbirine aşırı düşkün kültürlü özgür çekirdek bir aileyizdir. Parmakla gösterilen bir aileydik. Yapı olarak babam ve ben baskın, kardeşim eskiden sessiz içe dönük annemse ortayı bulan makul biriydi. ancak ben evlendikten sonra sanırımın eşimin sukünetinin büyük payı olacak ki daha sakin ve dingin bir insan oldum daha huzurlu hale geldim öfke kontrolunu öğrendim. Ailem bize maddi ve manevi olarak çok destek oldu. kibirli insanlardır orası ayrı.
    Annem, kardeşime zaafı olan biri. Babam yorumlardan hemen etkilenen biri idol olarak aldığım insanın lpg gibi gazla çalışması her zaman canımı sıkmıştır. Bana da babasının kızı babasına itaatkar vs derler. Gelelim probleme. Ailem her ne kadar eşim için oğlumuz canımız vs dese de sürekli aşağılayarak konuşmaları,ukalalıkları, iyiliğimiz için olsa bile sınırlarını bilmemelerinden rahatsızım bunu neredeyse 2 yıldır belirtmeme rağmen hala dalga geçmeleri çok rahatsız edici sürekli eşimi küçümsüyorlar herşeye müdehale ediyorlar.geçen araba bozuldu bizi niye arayıp fikir almadınız diyordu bugün babam. Yani haklı olduğu şeyler var ama tavırlarından o kadar rahatsızım ki sormak gelmiyor içimden.
    Eşime herhangi bir şey yansıtmıuordum ancak bundan 1 ay önce artık canıma tak ettiği ve onun da daha fazla ezilmemesi için bazı şeyleri anlattım. Bu arada biz ailemin olduğu şehire taşınmayı düşünüyorduk ancak bundan kesinlikle soğudum ve istemiyorum artık.
    Geçen ay erkek kardeşim geldi 20 güne yakın kaldı ve eşim ondan büyük olmasına rağmen büyük bir saygı ve özenle her gün ilgilendi kardeşimse ben buraua sizin işleriniz içinngeldim havasındaydı sağolsun lar evimize doğalgaz taktırmaya çalısıyorlardı yarısı bizden yarısı onlardan ayrıca bu süreçte özel hastane muayne parasını da arada gönderdiler ve dogum parasını da vermek istediler. Israrla istediler ben de tamam dedim biz bir aileyiz torun bizim de vs vs . Kardeşim sürekli eşimin arkasından konusup yüzüne gülüyordu ve çok rahatsız oldum söyledim de büyük bir tartısma yasadık. Eşim için cimri,kalınkafalı,aşırı inatçı ve garip huylu gibi terimler kullanınca çıldırdım diyebilirim. Bu tartısmalar olmadan önce babama anlatırken gayet ılımlı mantıklı olan İnsan kardeşim aradıktan sonra birden bire değişti. O gün tüm ailem bana kızdı koca delisi muhamelesi gördüm ki kocamı çok seviyorum ve mutluyum da. Onlara lütfen artık insanların kişiliğini eleştirmeyin yargılamayın bakın yorumlarınızdan etkilenip gidip kavga ediyorum dememe rağmen hala devam ediyorlar .
    O zamandan beri bize özellikle eşime karşı bir cephe aldılar.
    Eşime artık durumu anlattım ve anlatmama rağmen adamın ağzından bir tane olumsuz bir kelime duymadım agzından ama yüzündeki üzüntü beni kahretti neredeyse ağlayacaktı böyle mülayim saygılı bir insan .
    Bugün annemle konusmayı denedim ve bana söylediği cümleler şunlardı: Eşimin sesli esnemesi, bademcikleri bu ara şiş kaşınıyor dolayısıyla gıcık oluyor ve kardeşim bunu garip sesler çıkan tik oluşturmuş diye lanse etmesi, sonra eşimin sakin kişiliğe pasif , konuşmalarına da inat etmesi , beni sesli öpmesi gibi şeylere ailem gıcık oluyormuş ve kendini düzeltsin biz senin için katlanıyoruz dedi. Ayrıca benim ona daha düşkün olup bana hediye bile almıyormuş kafalarında bana yakıştırmıyorlarmış artık kendinize gelin gibi tabirler kullandı. Şaka yapıyor sandım o kadar iğrenc yorumlardı yani resmen gözünün üstünde kaşı var bahanesiydi.
    Artık gözümde Kardeşim itaat edilmesini isteyen babam kontrolü seven annemse nereye çeksen oraya giden biri gibi geliyor üstelik tek sebep yokken bu hamilelik döneminde bana bunları yaşattıkları için kırgınım. Kardeşim buradayken eşim maddi sıkıntıları olmasına rağmen çok şey yaptı hediyeler aldı ayıptır söylemesi kışlık domateslerine kadar yaptık gönderdik mutlu olsunlar diye.
    Ama kardeşim eve dönünce birdenbire 180° değiştiler. Kardeşimin huyunu suyunu nankörlüğünü zaten biliyorum onu kusurlarıyla seviyorum ama ebeveyn olarak ailemin bu yanlışa katılıp bize saygı göstermek yerine onu susturmak yerine 28 yasında birinin sözlerine göre hareket etmesi ve beni tanımlarına rağmen hayırsız evlat muamelesi görmek çok üzücü. İşin kötü yanı zavallı eşime amborgo koydular ve bugün ben de eşime ailem de olsa canını sıkan birsey oldugunda içine atma söyle dedim .
    Ailemle günde 3-5 kere görüntülü konusuruz haliyle eşimde yanımda olunca o da konsuuyordu ama artık selam bile vermiyorlar.
    Buyuk haksızlık yapıyorlar.
    Ben de anneme sizin ebeveyn olarak karısıp düşünecegıniz tek sey : bu cocuk kızıma iyi bakıyor mı seviyor mu evine düşkün mü saygılı mıdir gerisi sizimilgilendirmez anne dedim. Ailem ne yapmaya çalışıyor anlamıyorum. Ben mi haksızım ne yapmam gerekiyor bilmiyorum. Ailem hakkında böyle konuşmak bile vicdanımı paramparça ediyor ama eşim de benim ailem sonuçta biri kök aile diğeri oluşturmuş olduğumuz aile. Gerçekten stresten her yerime alerji attı. Upuzun bir yazı oldu sabrınız için şimdiden teşekkür ederim.

  85. İrem Bray dedi ki:

    Merhaba,
    Sitemize gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederiz.
    Evlilik ve hamileliğiniz için tebrik ederim.
    Yazdıklarınızdan orijinal ailenizin sınır ihlali yaparak (yaşamanız gereken düşünce ve duygunuzu tarif etmeleri)evlilik ilişkinizi kontrol altına almak istedikleri anlaşılıyor.
    Gözlemlerimize göre toplumumuzda orijinal aile üyelerinin ya da arkadaşların yakın ilişkilere ya da evliklere böylesi müdahale ettikleri çok karşılaşılan bir durumdur.
    Aile üyelerinin çiftleri yok sayarak, değersizlik duygusu yaratan bu tür sınır ihlalleri nedeniyle evlik ilişkileri zarar görmektedir.
    Sizin bu işgali fark etmeniz kurduğunuz evlilik ilişkisindeki samimiyet, saygı ve güven duygularını öne çıkarmanızı önemli buluyorum.
    Sizde suçluluk ve utanç duygusu yaratan Aile üyelerinin maddi yada manevi desteklerini ilişkinin kontrol altında tutulması karşılığında devam ettirmeleri de ayrıca ele alınmalı ve bu örseleyici takas tutumları onlarla açıkça konuşulmalıdır.
    Evliklerde eşlerin her konuda açıkça düşünce ve duygularını bir birleriyle konuşmaları, birlikte kaynağı nereden olursa olsun sorunların arkasına geçmeleri çözüm için kenetlenmeleri önemlidir.
    Hamilelik ve sonrasında alacağınız tüm kararları vereceğiniz tepkileri eşinizle değerlendirmenize devam etmenizi ve gerekirse ekibimizden yardım almanızı önerebilirim.
    Sevgiler,

  86. Eda dedi ki:

    Çok teşekkür ederim elimden geleni yapacağım hala işin içinden çıkamazsam seve seve yardım almayı isterim. Emeklerinize ve ilminize sağlık. İyi günler dilerim.

  87. İrem Bray dedi ki:

    Rica ederiz.

    İyi günler, sevgiler.

  88. Gizli dedi ki:

    Merhaba İrem Hanım..
    2 yıllık evliyim. Severek evlendim ama çok pişmanım bu evlilik benim hayattan soğuttu. İlk önce eşimin ailesi ona çok bağlı ve eşime karşı hep bi baskılayıcı tavır sergilediklerinden o da onlara öyle. Belki vicdanen belki başka sebepten eşim onlar naparsa yapsın benden vazgeçip onları tercih ediyor. İlk zamanlar alışma süreci o bu derken ya umursamıyodum ya da kafama çok takıp ağlıyordum . Ama bi şekilde geçiyordu günler. Daha sonra iki veya üç aylık evliyken eşimin ablası bana kabus gibi günler yaşattı ve ben bi darbe daha aldım. Eşimle çok zor zamanlar geçirdim ablan şöyle yaptı böyle oldu vs. Yeni evliyim alışmaya çalışıyorum bişeyler için savaş veriyorum ama bu olay görümceme karşı soğumayı ve ona mesafe koymama sebep oldu ama bunu eşime ve ailesine bir türlü anlatamadım. Kaynanam eski kafalı ve çok otoriter dediklerini yaparsan senden iyisi yok ama yapmayınca madem yapamayacaktın neden evlendin gibi ve bunun gibi daha çok saçma sözlerle beni kendinden ayrı soğuttu eşimin her defasında onların bana ne yaptığını bildiği ve seni anlıyorum dediği halde onların yanında olması beni daha da mahvetti. Sonra bi ikiz gebelik durumum oldu ve bebeklerim öldü. Ve ben o günden sonra öfke kontrolümü kaybettim. Bana Yapılan hiçbir haksızlığa gelemez oldum . Bu durum benim Sinir krizi geçirmeme ve kendimi anlatırken gözyaşlara boğulmama sebep oldu. Yani sizin anlayacağınız görümce, kaynana bide üzerine evlat acısı psikolojik olarak beni artık akılalmaz bir hale soktu. Eşim bazı konularda ne kadar yanımda olsada ailesine karşı tavrını bana bu yapılan şeyler için hiçbir zaman koyamadı zaten eğer o en başında bişeyler yapsaydı bu durumlar olmazdı. Evliliğimiz bu sebeplerden dolayı hep çatışma içinde oldu kaç kere ayrılık noktasına geldik şu anda öyleyiz ben mesafe koydukça eşime anlattıkça o daha fazla onları seçti bu duruma da ben tahammül edemez oldum hayatımda çok büyük yaralar açıp hiçbir şey olmamış gibi davranmamı beklediler benden. Ben bunu yapmadıkça da en kötüsü oldum. Sizce eşim birgün neyin ne olduğunu anlar mı yoksa artık kendimi yıpratmamın bir anlamı var mı ?

  89. İrem Bray dedi ki:

    Merhaba,
    Öncelikle sitemize gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederiz.
    İki yıl gibi bir sürede eş ve anne olarak zor süreçlerden geçtiğiniz ve büyük acı yaşadığınız anlaşılıyor.
    Evlat acısı, onların yası anne ve baba olarak yönetimi zor bir süreçtir.Bu süreçte Öfke duygunuzu dışa vurumanızı ve ağlamanızı değerli buluyorum.
    Evlilik ve eşlik rolünde yaşadığınız çatışmacı durum ise bir ilişki sorunudur. İlişki sorunları da ancak tarafların konuşabilmeleri ile çözülebilir.
    Eşinize tutum ve davranışlarının sizde yarattığı değersizlik, terkedilmişlik ve yalnızlık duygusunu etkili bir dille anlatmanız gereklidir.
    İlk adımda eşinizin orijinal ailesinden kopması çekirdek ailenizin yedek değil, asli bir üyesi olması gereklidir.
    Önerimiz yaşadığınız süreçlerle ilgili konularda eşinizle birlikte ruhsal destek almanızdır.
    Talebiniz doğrultusunda sitemiz uzmanları olarak bireysel ve çift danışmanlığı sunabiliriz.
    Sevgilerimizle,

  90. Aslı dedi ki:

    Merhabalar benim yardıma ihtiyacım var. Biz 2 yıllık evliyiz ailemiz ile bir sorun olmadı, sorunsuz evlendik fakat benim yeni bebeğim oldu. 3 aylık ilk çocuğumuz bu, ama eşim düşkün ve hiç laf ettirmiyor özellikle benim ailemin yanına gittiğimizde suratı asık. Eskisi gibi konuşmuyor üstelik bebeği sevmek istedikleri zaman düzgün sevsinler hırpalamasınlar yok yakında yüksek sesle konuşmasınlar istiyor. Eve geliyoruz sonra kavga ediyoruz sürekli. Onların da ilk torunu; gerçekten kadın nasıl seveceğini biliyor. Bizimki pimpirikli biraz ama çok değişti hareketleri. Ailem de farkında, eskisi gibi konuşmuyor falan diyor. Annem babam çocuk olduktan sonra değişti. Ben ne yapacağım? Koca insanlara şöyle sevin mi diyeceğim? Bu saçmalık tek sorunumuz bu; eve gelip ben haklıyım diyor. Ya çocuğa bir şey olursa diyor. Annem yüksek sesle konuşuyor biraz ve bebeği severken sesi yüksek çıkıyor ama bilerek yapmıyor. Ben kadına sesini düzelt mi diyeyim? Torunu sonuçta seviyor. Bir de eşim diyor ki kulakları zarar görecek; çocuğu sallayarak seviyorlar, uyuyorken bağırıyorlar evin içinde diyor. Benim ailemle arası çok iyiydi. Yasin’i çok severler. Şimdi öyle ama çocuk olduktan sonra her şey değişti görüyorum. Niye böylesin diyorum bir şey yok diyor cevap yok. Çocuğa bağırmasınlar düzgün sevsinler diyor. Koca kadına bunu desem alınır sevmez ki evime de gelmez

  91. İrem Bray dedi ki:

    Merhaba,
    Öncelikle sitemize gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederiz.
    Anne olmanızı tebrik ederim. Evliklerde çocuğun doğumu üçlü yaşamı armağan olarak getirir. Üçlü yaşamla birlikte eşler ebeveyn (anne,baba) rollerini alırlar. Bu yeni rol kişisel gelişime bağlı olarak eşlik, damatlık, gelinlik, evlatlık, akrabalık, arkadaşlık hatta mesleki rollerimizi de etkiler.
    Ebeveyn olmak korumasız ve bakıma muhtaç olan bebeğe karşı birinci derecede koruma ve sorumluluk duygusunu geliştirir. Buraya kadar yaşananlar normaldir.
    Biliyoruz ki ebeveynlerin bebeğe olan aşırı yakınlığı ve koruyucu davranışları o kişinin kendi yaşamsal öyküsü ile ilgilidir.
    Psikolojik araştırmalar göstermektedir ki kişilerin bebekliğinde, çocukluğunda yaşadığı beklenmeyen ya da olağan dışı olumsuz deneyimler, onu yetişkinliğinde aşırı korumacı duygu ve davranışlara itebilmektedir.
    Verdiğiniz bilgilere göre oldukça genelleme yaparak bunları cevap olarak yazıyorum.
    Size önerim, sağlıklı ebeveyn olma konusunda eşinizin yaptıklarını kişiselleştirmeden, yargılama ya da suçlama yapmadan onunla birlikte konuşarak ortak eylemler planlayabilirsiniz.
    Örneğin çocuk yetiştirme konusunda kitap okuma, kurslara katılma ya da birlikte yardım alma gibi…

    Sevgilerimizle…

  92. İsimsiz dedi ki:

    İrem hanım merhaba, 1 yıllık evliyim. Açık biriyim ve doğuluyum evlenmeden önce eşim beni istemeye geleceklerini aileme bildirmemi istedi. Açık olduğumu bilen anne babası aileme haberi bildirdikten sonra beni kafese alıp örtünmeye mecbur bıraktılar yani oyun oynadılar. Ailem biriyle görüştüğümü anlamıştı ve bu onların kabul edebileceği bir şey değildi tam 6 ay evden çıkmadım örtünmek istemedim zorla yaptırdılar. Kaç kez intahar girişiminde bulundum. Bunun adı da ‘din’ oldu. Benden güzel bir şey istemişler sözde etrafımdaki cahil beyinlerin tek söylediği şey bu oldu. Kendimi kendim gibi hissetmemeye başladım ve bu beni öldürüyordu her şeye herkese rağmen çıkarıp attım başımdakini ailesiyle şu an görüşmüyorum ailemin evine gidip annesi benden yakınmış acı olan babamın beni reddetmesi konuşmaması İrem hanım, hayat asla adil değil insanlara seçim hakkı verilmeyen konularda bir de toplumda kınanmaya maruz kalıyorsunuz. Eşimin ailesinden nefret ediyorum. Onlarla konuşmaya bile tahammülüm yok. İyi bir eğitim düzeyindeyim cahilce beni yönetmeye çalışıyorlar ve beni insanları sevmeme duygusu rahatsız ediyor artık sizce ne yapmalıyım ne olur yardım edin

  93. İrem Bray dedi ki:

    Merhaba

    Öncelikle sitemize gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederiz. Geleneksel yaşam tarzının dayatması olan itaat kültürü size evlilik öncesi olumsuz bir çok deneyimler yaşatmış.
    Yaşananlardan dolayı kendi ailenize ve eşinizin ailesine duyduğunuz öfke ve kırgınlıkların devam ederken babanın sizinle konuşmaması, diğer ret edici tavırları aynı zamanda suçluluk duymanıza sebep olmaktadır.
    Sınırlarınızı koruyarak yaşam şeklinizi belirlemenizi öz saygınız için önemli olarak görüyorum.
    Evlilik, eşlerin aynı değerlere bağlı kalmaları ve yakınlıkları ile devam eden bir ilişkidir. Yaşadığınız duyguları eşinizle açıkça paylaşmanız ve ondan destek talep etmeniz bu süreçte birlikte nasıl bir duruş sergileyeceğinizi belirlemeniz, size ve evliliğinize güvenli bir alan oluşturacaktır.
    Biliyoruz ki geçmişin eyvahları, geleceğin acabalarının bugünümüzü belirlemesine izin vermeden yaşam çemberi oluşturmak bizi huzurlu kılar.
    Son olarak yaşadığınız bu sürecin yönetilemez olması durumunda eşinizle birlikte sitemiz uzmanlarından aile danışmanlığı hizmeti almanızı öneririm.
    Sevgilerimizle,

  94. Zehra Babaman dedi ki:

    Merhaba İrem hanım ben kaçarak evlendimevlendiğimde 18 yaşındaydım eşimle birbirimizi çok seviyoruz 1 kızımız var 2 yaşında ve 2. Hamileyim eşimin ailesinin maddi durumu ve benim ailemin maddi durumu iyi değildi fakat öle böle düğünüm oldu ama sadece 1 yüzük ve 1 bilezikle takıldı. görümcemle şöle sorunumuz oldu eltimle beraber Bi gün bana oturmaya geldiler yemek yerken düğün video mu izlemek istediler izlerken bana görümcem senin hiç altının kalmadı demi bende hayır dedim ve bana kendi kızının düğününde 9 tane bilezik takılıcağını gram larına kadar söledi sonra eltim bana kız ben senden zenginim benim kalın kelepçem var deyip güldü hiç sesimi çıkarmadım fakat sonra bu sölenilenler canımı acıttı kirada ve maddi sıkıntısı olan biriyim kocamın kardeşi borcunu bizim üzerimize yıktı biz o zamanlar mahkeme derdindeydik ve bunlar benim halimi hatırımı sormadan durumumu sormadan bana bu tür konuşmalar yaptılar benim de zoruma gitti Kendi kendime dedim ki bunlardan öcümü almam gerek sonra ben görümcemin kızının düğününe yakın bir zamanda onları arayıp eşimin ufak bir iş kazası geçirdiğini söyledim ve bunun karşılığında iş yeri 50.000 TL tazminat verdiğini söyledim daha sonra sevindiler Tabii ki yalan söyledim düğün günü sahte 5 bilezik alıp düğüne gittim görümcemle eltim bana iş kazasındaki paradan mı aldığımı sordular Evet dedim Düğünden 2 hafta sonra Eşimin abisi eşime sormuş bilezikler gerçek miydi diye eşim de kimseye söyleme abi bazı kişilere ağzının payına vermek için karım böyle bir şey yaptı sahte bilezikler demiş Abisi Tamam ben nasıl çıkmaz demiş Sonra kurban bayramıydı görümcemgile yemeğe gittik o esnada Görümcem bana bilezikler sahteymiş dedi Ben de hayır dedim kim söyledi böyle bir şey dedim eşimin abisinin söylediğini söyledi Tabii ki reddettim böyle bir şey olmadığını söyledim Sonra eşimin abisine mesaj attım abi Senden böyle bir şey beklemezdim neden gidip hemen söyledim dedim güzel konuştum O da benden özür diledi kapattık konuyu daha sonra benim bu mesajlarımı da görümceme gösterdiğini öğrendim sonra eşimle tartıştık ve Eşimin abisi eşime bir daha ablasının evine gitmemesini söyledi ve olay büyüdü kardeşler şu anda 5 görüşmüyor birkaç kez telefonla görümcemi arayıp onu yanlış yaptığımı özür dilediğimi söyledim ve bana dedi ki Sen benim kızımı kıskanıyormuşsun Eltin söyledi bana Dedi Ben de Bunun doğru olmadığını eltimin yalan söylediğini söyledim ve ve bana kızlarının benimle konuşmasını istemediklerini söyleyip WhatsApp ve telefondan engellediler yaklaşık bir sene olacak görümcemle görüşmüyorum eşimin annesi yok bir yaşındayken annesi vefat etti sadece bir ablası var onunla da arasını Ben Bozdum gibi hissediyorum utanç duyuyorum suçlu hissediyorum ne yapmalıyım görüşmeli miyim konuşmaya çalışmalı mıyım görümcemle Eşimin de ablasını küçük yeğenini özlediğini biliyorum şu bir senedir Görümcem bizim bir arayıp sormadı Biz aramasak O bizi aramıyor 5 aydır sadece biz Arıyoruz diye bir daha aramadık ve yeğeninin sormuyor Yani bizi merak etmiyor kısaca ama eşim ablasına düşkün hissediyorum Biliyorum ne yapmalıyım Lütfen yardım edin Biraz uzun oldu ama inşallah okursunuz

  95. İrem Bray dedi ki:

    Merhaba,
    Öncelikle sitemize gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederiz.
    Evliklerde orijinal aileler nedeniyle çatışmalar ilişkisel sorunlar yaşanmaktadır. Önemli olan sizin bu durumu eşinizle açıkça konuşmanızdır telafi davranışını özür dileyerek yaptığınız anlaşılıyor.

  96. Bayrak dedi ki:

    Merhaba İrem hanım. Ben 7 yıllık evliyim. 5 yaşında kızım var. İlk iki sene eşimin ailesi ile iyiydik. Ailemden uzak olduğum için benim ailem olur o kadar yakın oluruz eşimin ailesiyle gibi düşünceye girdim. İlk bir yıl sürekli gidip geldim. Her dediklerine tamam dedim. Ama fazla laçkalastı sanırım bu sefer saçma sapan saygı sınırlarını aşan şakalar etmeye basladılar bana. Kırıldım sustum. Sonra çocuğum oldu artık gitmemeye başladım eşime şikayetler başladı “sadece çocuk sizin mi zannediyorsunuz” “çocuk sahibi mi zannediyorsunuz kendinizi” diye. Eşimi arayıp bir sürü şey söyledi kayınvalidem. Eşim beni arayıp beni ağlattı. Paradan vurdular, eşimin yurt dışına gitme durumu vardı ben annenlerde kesinlikle kalmam dedim. Sonra yüzüme gelip güvenmiyorum aldatırsan ya dedi kayınvalidem namusuma söz etti. Benim öz ailem ilgisizdir onları yüzüme vurdular. Ve kayınvalidemin dili sivridir defol git gibi laflar etti esimin yanında hiçbirinde beni savunamadı. Küstüm gittim. Eşimi yanıma bile göndermedi. Ben şimdi o kadar kati ki yüreğim, arayıp sormak gelmiyor içimden ve yine eşim problem ediyor bu durumu. Onlar sana ne yaptı ki diyor. Sen gidip gelin gibi gelin mi oldun evini mi temizledin vs diyor. Ben de zorunda değilim dedim. Bu durumlar karşısında ben sustum ve uzaklaştım sesimi yükseltmedim, saygısızlık etmedim çok canımı acıtmalarına rağmen. Gitmedim gelmedim aramadım sormadım. Simdi eşim dedi ki çözüm olarak sen benim aile ilişkilerime karışma. Ben de senin benim ailem ile olan ilişkilerine karışmayayım. Gideceksem gideyim ailemin yanına sen gelmezsen gelme benim size karşı yanlış tavrım olursa söyle ama ailemle ilişkilerime karışma. Annesi yine bir şey söylerse de ne yapayım karım da böyle işte diyecekmiş. Benim ise en bastan istediğim anne karım ile sıkıntın varsa ona söyle bana değil demesi. Ama kocam arkamda duramıyor. Ailesine karşı çok fedakar artık aptallık derecesinde ve bu durum bizi çok etkiliyor çünkü yeri geliyor onları memnun edeceğim diye bizi unutuyor. Bana nasıl davranmam gerektiği hakkında bilgi verin lütfen. Kalbim o kadar kırgın ve kinli ki düzelemiyorum.

  97. İrem Bray dedi ki:

    Merhaba
    Öncelikle sitemize gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederiz.
    Yazdıklarınızdan anlaşılan eşinizin orijinal ailesinden kopamadığı kendi aile bütünlüğünü kuramadığıdır.
    Aile danışmanlığında maalesef ki bu durum oldukça sık karşımıza çıkıyor. Bu durumda eşinizin orijinal ailesinden sağlıklı ayrışabilmesi için zamana, sabıra ve beceriye ihtiyacı var. Sizin de bu sürece ekibin önemli bir üyesi olarak yardım etmeye çabaladığınızı, eşinizi ve aile üyelerine kırıcı yıkıcı davranmadan sürece olumlu katkı sağladığınızı evlilik birliğinin korunmasını istediğinizi görüyorum. Bu tavrınızı zor da olsa süreçte sürdürmeniz önemli.
    Eşinize şimdi nasıl bir evlilik ilişkisi istediğinizi açıkça dile getirmeniz ilk yıllarda yaptığınız gibi mış gibi yapmadan kendiniz olmanız önemli bir duruş ve evlilik ilişkisi için sağlıklı aynı zamanda değerlidir.
    Süreç içerisinde her ikinizin sağlıklı kalabilmesi, kızınızın sağlıklı bir ortamda yetişmesi ve evlilik birliği için önemli olacaktır.
    Son olarak süreçte tıkanmanız durumunda sitemiz uzmanlarından bireysel ya da çift terapi desteği alabilirsiniz.
    Sevgilerimizle,

  98. Murat dedi ki:

    İyi günler ben 17 senelik evliyim. 10 sene annem ve babamla beraber yaşadık ama anlaşamadık. İstanbul’da hayat şartları zor olduğu için eşimi ve çocukları alıp ikimizin memleketine taşındık. İstanbul’da annem babam sorundur memlekette her şey daha güzel olacak diyorduk ama olmadı. Şimdi ara sıra aldığım alkol kahve sorun olmaya başladı. Evden hiç bir zaman huzurlu çıkamıyorum hep tartışıyoruz. Eşim de biraz takıntılı hep geçmişimizi yüzüme vuruyor. Ben de senin için işimi gücümü bıraktım memleket değiştirdim niye aynı sorunları yaşıyoruz hani burada huzurlu olacaktık dediğimde geçmişteki 10 seneyi yüzüme vuruyor. Ben eşimi çok seviyorum boşanmak istemiyorum çok agresif, sinirli ve beni çok aşağılıyor, çok tartışıyoruz. İki çocuğumuz var; iki lafından biri boşanalım. Onu nasıl kazanabilirim?Şimdiden teşekkür ederim.

  99. İrem Bray dedi ki:

    Merhaba,
    Öncelikle sitemize gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederiz.
    Evlilik iki insan arasındaki bir yakın ilişki modelidir. Yakın ilişkileri ihtiyaçlarımızı karşılamak için kurarız. Zaman içinde ihtiyaçlar değiştikçe ilişki de değişmelidir ancak çiftler ilişkilerini değil yaşam koşullarını değiştirerek çözüm ararlar. Oysa karşılanmayan ihtiyaçlar çiftle birlikte yeni taşınılan yere götürülür. Yazdıklarınız sizin de bu yönteme başvurduğunuzu gösteriyor.
    Öncelikli olarak rakip değiliz ekibiz ruhunu aranızda oluşturup yaşadığınız bağlılık (kahve, alkol alışkanlık) ve yakınlık (aşağılayıcı söz ve davranışlar)sorunlarını konuşarak birlikte çözüm önerileri oluşturmanız gerekiyor.
    Çocukların varlığı iki yetişkin arasında yaşanan sorunlardan ve çözüm yollarından ayrı tutulmalıdır.
    Eşinizle birlikte ya da bireysel olarak sitemizdeki aile danışmanlarından destek alabilirsiniz.

    Sevgilerimizle,

  100. Kafam karışık dedi ki:

    Merhaba İrem Hanım,
    Bizim 3.5 yaşında kızımız var. Artık eşimle anlaşamıyoruz. Birlikte dahi yatmıyoruz. Normal günlük rutin yaşıyoruz. Kızımız etkilenmesin diye aileyiz. Derin konulara girersek hakarete varıyor. Hatta en son birbirimizi ittik. Fakat aynı gün birbirimizden nefret ederken, ailelerin yanında ve kızımızın yanında başka bir aile oluyoruz. Sanki hiç sorun yok fakat ben neyin sağlıklı olduğunu bilmiyorum artık. Kızımız için ayrılamıyoruz ve yeni bir düzene de maddi ve manevi hazır olmadığımız için de… Ne yapmalıyız? Aile terapisti istemiyordu eşim o zamana kadar bir şeyler düzelir sandım. Fakat beni sevmediğini net biliyorum. Beni arkadaşı görüyor. Ben de böyle yaşamak istemiyorum veya ne doğru bilmek istiyorum. Kendimi kadın gibi görmüyorum. Erkek gibi hissediyorum. Kızım mutlu ve sağlıklı bir ruh olsun istiyorum.

  101. İrem Bray dedi ki:

    Merhaba,

    Öncelikle sitemize gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederiz.
    Evlilik iki kişi arasında gönüllü yapılan ve sürdürülebilir bir ilişkidir. Evliliklerde sorunlar ve çatışma çıkması doğaldır. Burada eşlerin sorun çözme becerilerini önemli buluyoruz.
    İlişkilerde en zor dönem çocukların doğumundan sonraki dönemdir. Bu zorlu süreci atlatan çiftler birlikte yaşlanabilirler. Birbirinizden nefret ettiğinizi düşündüren duygu ve davranışlar ise birbirinizi sevmediğiniz anlamına gelmeyip, bu zorlu sürecin bir aşaması olabilir.
    Yazınızda belirttiğiniz gibi eşinizle bir süredir çözüme kavuşturamadığınız sorunu onunla açıkça konuşmanız çözüm yolunda ilk adım olacaktır. Kendi aranızda çözüme ulaşamamanız halinde çift olarak yardım almanız ilişki becerilerini geliştirmenize önemli katkı sağlayabilir. Ancak erkeklerin yardım alma sürecini yetersizlik olarak algıladıkları ve ruhsal yardıma direndikleri çok karşılaşılan bir durumdur.
    Açık, net bir iletişimle beklentinizi, hayal kırıklığınızı, çabanıza rağmen tıkanmanızı ve bu ilişkinizin bu halde (çözülmeyen çatışmacı) gitmesinin imkansızlığını ve yardım alma fikrini konuşmanızdır. Aranızdaki sorunu çözemediğiniz takdirde ise sağlıklı boşanma sürecine girmenizi, ilişkiniz ve çocukların gelişimi açısından önerebiliriz.

    Bu süreçlerde tıkanmanız durumunda içinize sinen bir uzmandan eşinizle birlikte ya da bireysel danışmanlık hizmeti alabilirsiniz.

    Sevgilerimizle,

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir