Uykusuzluğa Karşı Ho’oponopono Terapisi

Konuk Yazar: Stephen Bray

Amerikalı psikiyatrist Dr. Milton H. Erickson hiçbir hastasının hiçbir şikâyetini Ho’oponopono yöntemiyle tedavi etmedi. Ancak kariyeri boyunca uyku sorunları yaşayan pek çok kişiyi tedavi etti. İnsanların uyuyamamasının çok çeşitli sebepleri olmakla ve bunların hepsine çare olacak evrensel bir tedavi yöntemi bulunmamakla birlikte, Erickson yazılarında birçok defa aşağıdaki yöntemin başarısından söz eder.

Uyumaya çalışmadan önce evde yapılması gereken ama hoş olmayan bazı işler düşünün. Erickson’ın önerileri arasında fırını temizlemek ya da koltuk kılıflarını yıkamak gibi işler yer alıyor.

Yatağınızın yanına kolayca görebileceğiniz şekilde bir saat yerleştirin.

Uyumaya çalışın.

30 dakika sonra hâlâ uyanıksanız kalkıp listenizdeki ilk işi yapın. Bitirince tekrar yatın ve süreci aynen tekrarlayın.

Erickson, bilinçsiz beyni gece yarısı ev işiyle uğraşmaktansa uyumanın daha iyi olduğu konusunda eğitmek için bu düzeni üç gece uygulamanın yeterli olduğunu görmüş.

Gece yarısı iş yaparak bilinçdışınıza uykuya dalmayı öğretebilir, yada Ho’oponopono yöntemini kullanabilirsiniz.

Ho’oponopono Nedir?

Ho’oponopono başta Havaililerin aile ve topluluk içinde uyguladığı bir uzlaşma ve bağışlama yöntemiyken 1976’da, şifacı ya da kahuna lapa’au sayılan Morrnah Simeona geleneksel Hoʻoponopono uygulamasını kişisel kullanıma uyarladı.

Simeona’nın uyarladığı Ho’oponopono metodu, insanın aldığı her haberin sorumluluğunu alması ve bu olayın uyanarak var olmasına yol açtığı için af dilemesi eylemidir. Bu yöntemin dayandığı inanç sisteminin “antropik ilke” ile pek çok ortak noktası vardır. Fizikçi Roger Penrose, antropik ilkenin zayıf versiyonu ile ilgili olarak şöyle yazıyor:

“Bu sav, şu anda Dünya’daki koşulların (akıllı) yaşamın var olmasına tam olarak uygun olmasının nedenini açıklamak için kullanılabilir. Çünkü koşullar tam olarak uygun olmasaydı şu anda burada değil, başka bir yerde, uygun olan başka bir zamanda olurduk.”

Bu aynı zamanda sebepler ve koşullarla ilgili Budist düşüncesine de benziyor. Basitçe ifade etmek gerekirse, bu düşünceye göre koşullar uygun olduğunda olaylar gerçekleşmek zorundadır. Gerektiği gibi verimli bir toprağa ekilen ve gerektiği kadar su ve güneş alan sağlıklı bir tohumun gelişmekten başka seçeneği yoktur.

Budizm bundan çok daha fazlasını da söylüyor. Budizm’in nihai amacı, kendimizi harika sebeplerin ve koşulların ortasına yerleştirerek iyi şans yaratmak değil bu tür yeni bağlanışlar peşine düşmemize ve ıstıraba yol açan bir yaratma sürecini sürekli olarak tekrarlamamıza neden olan cehaletten kurtulup gözlerimizi açmaktır.

Ho’oponopono yönteminin bazı popüler savunucuları bunu kişisel şansımızı ve kısmetimizi artırmak için bir araç olarak görüyorlar. Bu görüş, yöntemin asıl anlamını gözden kaçırıyor. Bu uygulama bir özgürleşme çabasıdır. Zihnimize giren, hoşlanmadığımız, kişisel olan ve olmayan tüm olayların ve bu olayların ortaya çıkmasına yol açan tüm sebep ve koşulların sorumluluğunu alarak, bilinçsiz süreçlerimizi özgür bırakırız.

Geleneksel Ho’oponopono uygulaması oldukça karmaşıktır, farklı özel durumları iyileştirmek için önerilen farklı ritüeller vardır. Fakat modern uygulama çok basit. Gereken tek şey hayatınızın sorumluluğunu tam olarak üstlenmeniz ve böylece, gördüğünüz, duyduğunuz, tattığınız, dokunduğunuz, düşündüğünüz ya da başka herhangi bir şekilde deneyimlediğiniz her şeyin kendi eseriniz olduğunu kabul etmenizdir. Bu basit süreçle bilinç dışı düşüncelerinizi özgürleştirebilirsiniz.

Ho’oponopono İle Uykusuzluk Tedavisi

Huzurlu bir şekilde uzanın ve aklınıza gelen her şeyin kristalize olarak düşünceye dönüşmesine izin verin.

Sorumluluğu Kabul Edin

O anki düşüncenizle ilgili olarak, kendi kendinize, “{Bu düşüncenin} var olduğu bir dünya yarattığım için üzgünüm. {Bu düşüncenin} ortaya çıkabilmesi için var olmak zorunda kalmış olan tüm varlıkların çektiği tüm acı ve ıstıraplar için de üzgünüm,” deyin.

Af Dileyin

Kendi kendinize, “Lütfen beni affet,” deyin.

Tanrısal Yaradılışınıza Teşekkür Edin

Kendi kendinize, “Teşekkür ederim,” deyin.

Sürecin Farklı Düzeylerini Birleştirin

Kendi kendinize, “Seni seviyorum,” deyin.

Ho’oponopono yöntemini uyguladıkça bu süreçlerin giderek daha akışkan ve doğal hale geldiğini göreceksiniz. Yavaş yavaş hem kişisel hayatınızda hem de dış dünyada yaşanan şeylerin altında yatan sebep ve koşulları anlamaya başlayacaksınız.

Sizin ve başkalarının başınıza gelen talihsizliklerde ne şekilde payınız olduğunu anlamaya başlayacak ve gerekiyorsa telafi etmek için adımlar atmaya, gerekli olmadığı durumlarda ise basitçe bunları geride bırakıp yolunuza devam etmeye başlayabileceksiniz.

Uykusuzluk çektiğiniz geceler Ho’oponopono yapmak için ideal zamanlardır. Ben bu uygulamaya ilk başladığımda çeşitli düşünce ve kaygıları ele alarak yattığım yerde saatlerce uyanık kalabiliyordum. Şimdi ise sorumluluk almaya başladıktan birkaç dakika sonra sızıyorum. Şafak sökmeden uyanacak olursam tekrar başlıyorum.

Gece uyumadan önce Ho’oponopono yapmak harika bir alışkanlık. Uyku sorunu yaşamayanlara bile tavsiye ederim.

Attribution-ShareAlike 2.0 Generic (CC BY-SA 2.0)image:Quinn Dombrowski

İrem Bray

İrem Bray, Boğaziçi Psikoloji ve Londra Üniversitesi Psikiyatri Enstitüsü mezunu uzman bir psikolog ve deneyimli bir Aile Terapistidir. Hayatı, dünyaya vereceği armağanlarını keşfetme ve paylaşma yolculuğu olarak görür. Bireyden yola çıkarak toplumu halka halka dönüştüren projeler geliştirir. Ekibi ile birlikte son teknolojileri kullanarak aile terapistleri yetiştirir, dünyanın her yerinde yaşayan kişilerle, özellikle Türk ve Türklerle ilişkide olanlarla görüşerek birey, çift, aile, şirket gibi sistemleri iyileştirmek, geliştirmek üzere çalışmalar yapar. İrem Bray ve ekibine [email protected] adresinden veya 0090 538 912 33 36 ve 0044 738 7763244 telefon numaralarından hemen ulaşabilirsiniz.

Bunlar da hoşunuza gidebilir...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir