Sevdiğiniz Yaşamı Tasarlayın: Anlamlı Bir Gelecek Yaratmak İçin Adım Adım Rehberlik – Ayşe Birsel’den Bir Kitap
İstanbul’da 71 yaşındaki anneme misafir olmak, moda dergilerindeki hayat tarzını yaşamaya benzer. Annem bizi lüks restoranlara götürür, en güvenilir ve sağlıklı markalar hakkında tavsiyelerde bulunur. Sık sık, bize televizyon programlarına çıkan çalışmalar ve kitaplardan bahseder. Ben televizyon seyretmediğim için anlattığı şeyler bana yepyeni gelir, bakış açımı tazeler. Bu kez de egzersiz kitabına benzeyen bir kitapla karşılaştım. Yazarı, New York’ta yaşayan ödüllü tasarımcı Ayşe Birsel. Hewlett Packard, Toyota, Johnson & Johnson gibi dünyaca ünlü markalara ürün tasarlıyor. Ayrıca “Sevdiğiniz Yaşamı Tasarlayın” konulu atölye çalışmalarıyla da tanınıyor, kitabı da bu atölye çalışmalarına dayanıyor. Ayşe Birsel kitabında bence değerli araçlar sunuyor, ben de bunların birkaçını sizinle paylaşmak istiyorum.
Yaşamınızı Oyunsu Bir Yaratıcılıkla Tasarlayın
İstek ve ihtiyaçlarımız çoğu kez birbiriyle çelişir. Ayşe Birsel, ihtiyaçlarımızı karşılarken isteklerimizi de gerçekleştirmenin yolunun yaratıcılıktan geçtiğini söylüyor. Örneğin ben hayatın tadını çıkarmak istiyorum, ama aynı zamanda para kazanmaya da ihtiyacım var. Zevkli bir iş seçmekle ikisini de aynı anda başarmış oluyorum.
Tasarım süreci var olanı bozmamızı, farklı bir açıdan bakmamızı gerektirir, bu bir bakıma önceki paylaşımımda tartıştığım yeni bir çerçeveden bakma kavramına benziyor. Tasarımın işleyişi, en kısa anlatımıyla, parçaları yeni bir şekilde birleştirmek ve yeni olanı ifade etmekten ibaret.
Ayşe Birsel yaratıcı gücümüzü harekete geçirmek için işe resim çizerek başlamamızı öneriyor. Çizimin konusunun veya niteliğinin hiç önemi yok, sizi çeken neyse, elinizdeki herhangi bir kalem veya renkle bir kâğıda çizin yeter.
Benim en hoşuma giden fikir, hayatınızdaki sınırlamaları fırsatlara dönüştürme fikri oldu.
Hayatınızdaki bir sınırlamayı düşünün. Kişisel sınırlamalarınız konusunda düşünme şekliniz yüzünden kendinizi eli kolu bağlı hissediyor olabileceğinizi biliyorum. Bana inanın, sınırlamalarınıza bakmanın tek yolu bu değil.
Tanıdığım bir genç kadının kocası evlilikleri konusunda şüpheler yaşıyor ama gitmekle kalmak arasında bir karar vermeyi başaramıyor. Kadın kocasının çektiği sıkıntıyı gördükçe çok üzülüyor çünkü kocasını yürekten seviyor. Üzüntüsüne rağmen bu kadın, kocasının evliliklerine karşı mesafeli olmasının onun bireyselliğini bulmasına, kendisinin kim olduğuna ve hayatından ne istediğine odaklanmasına yardımcı olduğunu fark etmeyi başardı. Genç yaşta bunu yapabilmek çok büyük bir şans ve önemli bir fırsat. Bu yeni anlayışıyla kendi işini kurmaya ve bir çift olarak pek yapamadıkları bir şeyi yapıp daha çok seyahat etmeye karar verdi.
Siz aklınızdan geçirdiğiniz sınırlamayı nasıl fırsata dönüştürebilirsiniz? Lütfen aşağıdaki yorumlar bölümünde bana yazın.
Çizim için Derya Albayrak’a teşekkürlerimle.