Tükenmişlik Sendromundan Kendinizi Korumak

Hizmet sektöründe çalışırken hep gülümseyen, hep sorun çözen, hep tamir eden olursunuz. Bu alanlarda eğitim alırken de hep insanlara zarar vermemek, yararlı olmak, hayatlarını, sağlıklarını, deneyimlerini güzelleştirmeyi öğrenirsiniz. Peki ya kendinizi korumak?

Yardım işini profesyonel olarak yapanlar için tükenmişlik ciddi bir tehlike.

İşte size hangi yardım mesleğinde olduğunuzdan bağımsız olarak kendinizi korumak konusunda hemen kolayca uygulayacağınız yöntemler.

Tükenmişlik Sendromundan Kendinizi Korumak

Tükenmeye karşı kendinizi korumak için geliştirmeniz gereken becerilerden biri hayır demeyi öğrenmek. Hayırınız gerçek ve şefkatli hayır, evetiniz iç rahatlığı ile kendinize saygılı bir evet olsun.

Hizmet Sektörü Çalışanlarına Hizmet Etmekte Zorlanıyor mu?

Bunu, havaalanı yer ve kabin elemanlarından, hemşirelik ve otel çalışanları ile yapılan on yıllara yayılan araştırmalardan biliyoruz.

Bugün hizmet sektörü, doktorlar, terapistler, rehberler, satış elemanları, otel çalışanları, öğretmenler, şöförler gibi toplumun üretken kesiminin %50sini oluşturuyor.  Sektör bu kadar insana hizmet odaklı olmasına rağmen çalışanlarına sert olabiliyor.  Hatta istismara varacak tutumlar görülebiliyor.

İş yerinde istismarın uzun saatler çalıştırmak, düşük maaşlar, sigortanın ödenmemesi, takdir etmemek, sorumluluk verip alınan kararları eleştirmek gibi birçok boyutu var.

Müşterilerin hayal kırıklıkları ve memnuniyetsizlikleri karşısında yapıcı ve enerjik kalabilmek enerji ve beceri gerektirir. Bir çok akademik araştırmanın konusu olan bu özelliğe duygusal emek diyoruz.

Gerçekliğimizin sorumluluğu bize ait. O zaman sizin kendi ihtiyaçlarınıza yönelik saygı ve şefkatiniz ne durumda? Sağlıklı sınırlarınız var mı?  Kendinizi korumak hakkında farkındalığınız nasıl?

Zaten birçok hizmet sektörü çalışanı işvereninin beklentisi ile değil tercihleri doğrultusunda kendi kendilerine zarar verici çalışma alışkanlıkları seçiyor ve geliştiriyorlar.

Kendinizi Korumak Bir Gereklilik

Aile Terapisi eğitim ve süpervizyonlarımda altını çizdiğim en önemli konulardan biri kendini korumak.  Yaptığınız seans sayısının kendinizi ve ailenizi ihmal etmeyecek seviyede olması önemli.  Danışanlarınıza ancak kendiniz sağlıklı bir varoluş içindeyseniz yardımcı olabilirsiniz.

Tükenmişlik sendromu normalde hoşlandığınız aktiviteleri bile yapamayacak hale gelmek, enerjisiz ve isteksiz olmak demektir.  Neden böyle hissettiğinizi kendinize açıklayamazsınız.

Oysa bu durum kendi ihtiyaçlarınız yokmuş gibi yaşamanızın bir sonucudur. Artık enerji bankasındaki tüm birikimleri kullanmış hatta eksiye düşmüşsünüzdür.

Tükenmişlik sendromu özellikle hizmet sektörü çalışanları için olduğu gibi çeşitli alanlarda çalışan terapistler için de gerçek bir risk.

Kendinizin ve çekirdek ailenizin ihtiyaçları hep müşterilerinizin hatta geniş ailenizin istek ve ihtiyaçlarından sonra geliyorsa sınır sorunlarınız var demektir.

İç dünya ve dış dünya birbirlerini yansıttıklarından hizmet etmeye bağımlı olabilirsiniz.  Yani mesleğinizi kendinizle veya başka kişilerle samimi bir şekilde baş başa kalmanızın önüne geçen bir oyalanma aracı olarak kullanmaktan söz ediyorum.

Eğer sağlıklı, şefkatli sınırlar koymayı öğrenmezseniz er veya geç bağışıklık, sindirim sistemi, kanser ve kemik hastalıkları gibi ciddi hastalıklar geliştirmeye adaysınız demektir.

Kendinizi Korumak İçin Yollar

Tükenmişlik sendromunu önlemek için geç olmadan kendinizin farkına vararak harekete geçmelisiniz. Önerilerim şöyle:

  1. Varsayımlarınızı sorgulayın: Size isteklerle gelen herkese yardım etmek zorunda değilsiniz.
  2. Kimliğinizi işinizle tanımlamamak için iş ve özel alanı ayırın.
  3. Hayır demeyi öğrenin. Hayırınız gerçek ve şefkatli hayır, evetiniz iç rahatlığı ile kendinize saygılı bir evet olsun.
  4. Acı içeren deneyimlerinizi sertleşerek, kibire dönüştürerek değil gerçeğinizi paylaşarak.kırılgan olun. Bu sayede hem kendinizin hem de etrafınızdakilerin iyileşmesine fırsat yaratmış olursunuz.
  5. Hayatınızda neşenin olmasını önemsemeli, bu ruh halini beslemeyi seçmelisiniz.
  6. Yeme içme, dinlenme, eğlenme, sosyalleşme ve uyku ihtiyaçlarınızla ilgili farkındalığınızı geliştirmelisiniz. Çalışma ve yaşam koşullarınızda değişiklik yapmanız gerekebilir.  Buna değecektir.
  7. Hergün biraz egzersiz yapın.

Attribution 2.0 Generic (CC BY 2.0)image:Tom Britt

Bu videonun ses kaydını buradan dinleyebilirsiniz.

İrem Bray

İrem Bray, Boğaziçi Psikoloji ve Londra Üniversitesi Psikiyatri Enstitüsü mezunu uzman bir psikolog ve deneyimli bir Aile Terapistidir. Hayatı, dünyaya vereceği armağanlarını keşfetme ve paylaşma yolculuğu olarak görür. Bireyden yola çıkarak toplumu halka halka dönüştüren projeler geliştirir. Ekibi ile birlikte son teknolojileri kullanarak aile terapistleri yetiştirir, dünyanın her yerinde yaşayan kişilerle, özellikle Türk ve Türklerle ilişkide olanlarla görüşerek birey, çift, aile, şirket gibi sistemleri iyileştirmek, geliştirmek üzere çalışmalar yapar. İrem Bray ve ekibine [email protected] adresinden veya 0090 538 912 33 36 ve 0044 738 7763244 telefon numaralarından hemen ulaşabilirsiniz.

Bunlar da hoşunuza gidebilir...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir